Basın Türköne ile ne alıp veremiyor

Basın Türköne ile ne alıp veremiyor

Basın mensupları eski eşinin bir sözünden yola çıkarak, Mümtazer Türköne'yi eleştirmeye başladılar. Dördüncü Kuvvet Medya sitesi bu eleştirilerin arkası olduğunu düşünüyor:

Dördüncü Kuvvet Medya olayın arka planı olduğunu savunan yazısını şu şekilde yayınladı:

ELİ SOPALI MEDYANIN TÜRKÖNE'YE YAPTIKLARI

Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi ve Zaman gazetesi yazarı Prof. Dr. Mümtaz’er Türköne’nin şovmen Okan Bayülgen’e yönelik bir sözü, linç kampanyasına dönüştürüldü. İşin arka planını araştırınca ilginç ayrıntılarla karşılaştık.

Pazartesi günü Star Gazetesi'nde yayınlanan röportajında Fadime Özkan'ın "Eşinizin Okan Bayülgen'le canlı yayında yaşadığı polemiği izlerken ne hissettiniz?" şeklindeki sorusuna, Türköne, "Epey öfkelendim. 'Bu adama bir yerde rastlarsam döverim herhalde' diye düşündüm. Sonra da ' Şimdi değil de soğuduktan sonra hakkından geleyim' dedim. " cevabını verdi. Sonrasındaki gelişmelerden eski bir hesaplaşmanın tekrar su yüzüne çıktığını görüyoruz.

Türköne'nin bu sözleri hafta boyunca tartışıldı. Hürriyet, Akşam ve Vatan Gazeteleri Türköne’nin sözlerinden hareketle birtakım haberler yayınladılar. Hürriyet Gazetesi ertesi gün birinci sayfanın tepesinden “Eli Sopalı sözde aydın” başlığıyla Türköne’ye yüklendi. Haberin detaylarında ise Türköne’nin bir yazısında Bekir Coşkun’a “Çomar” diyerek hakaret ettiği iddia edildi. Haberde Okan Bayülgen’in konuşmamayı tercih ettiği ayrıntısı da verilmişti.

ESKİ EŞİ KONUŞUYOR...

Çarşamba günü Akşam Gazetesi işi daha da ileri götürerek, Türköne’nin eski eşi Doç. Dr. Mualla Kavuncu ile yaptığı söyleşiyi yayınladı. Kavuncu, eski kocasının kendisini bazen dövdüğünü söyledi. Kavuncu’nun Ak Parti Milletvekili ve Mümtaz’er Türköne’nin ikinci eşi Özlem Türköne hakkındaki sözleri ise dikkat çekiciydi: “Hiçbir niteliği olmayan, sadece Mümtaz’er Türköne’nin eşi olduğu için oraya gelen birisi.”

Kavuncu’nun asıl niyeti ise sonra anlaşılıyordu: “Milletvekilliği teklifi Mümtaz’er Bey’e geliyor. O da ‘Ben olmayayım, ama karımı vekil yapın’ diyor. Ben de ‘Ben sosyologum, doçentim, vekilliği istediğimden değil, o zaman direkt beni vekil yapsaydın, ben çocuklarıma direkt maddi imkan sağlasaydım’ dedim.”

Asıl bomba ise Bugünkü Akşam gazetesindeydi: Akşam Kovuncu'nun Türköne ile yaşadıklarını kitap yapacağını duyuruyordu.

Hürriyet’te dün Akşam’da yayınlanan röportajdan devşirme başka bir haber vardı. Haberde bol bol Akşam’daki röportaja göndermeler yapılıyordu. Haberdeki tek farklılık Kavuncu’nun şu sözleriydi: “Çocukların nafakasını kesmesinden korkuyorum.”

Milliyet ise kampanyaya katılmakta gecikmedi. Akşam’da yayınlanan röportajdan hareketle işi kadın haklarına getirdi. Milliyet dün “Türköne 'vaka'sı” başlıklı haberinde eski eşinin sözlerinden hareketle bir haber yayınlandı. Haberde CHP milletvekilleri Nevin Gaye Erbatur ve Milletvekili Canan Arıtman’ın sözlerine yer verilmişti. Her iki milletvekili aynı şeyi söylüyordu. “Bu yapıdaki insanların öğretim üyesi olmasından dahi büyük üzüntü duyuyorum.”

Haberde ayrıca MHP’li Oktay Vural’ın sözlerine de yer verilirken Ak Parti’den görüş yayınlanmaması dikkat çekiciydi. Milliyet'in bugünkü sayısında ise ilginç bir haber daha vardı. Mümtaz'er Türköne'yle 'Mafya' bağlantısı kuruluyordu. Milliyet" Türköne ile Çatlı birlikte çalışmış" diye başlık atmıştı.

Vatan ise kıyısından köşesinden linç kampanyasındaki yerini almakta gecikmedi. Vatancılar, Mümtaz’er Türköne’nin milletvekili eşi Özlem Türköne’yi dövüp dövmemesinin peşine düşmüş. Ruhat Mengi Vatan’daki yorumunda; “Nedir yani bundan böyle her eline güç geçiren kızdığı gazeteciye meydan dayağı mı çekecektir? Eline zahmet etmek istemeyen falakaya mı başvuracaktır?” gibi garip bir yoruma imza attı.

SALDIRININ ASIL NEDENİ NE?

Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi olan Prof. Dr. Mümtaz’er Türköne, son dönemde Zaman Gazetesi’nde yazdığı yazılarla dikkat çekiyor. Yazılarında Türkiye’deki Demokratikleşme çabalarına vurgu yapan Türköne, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde yaşananları ve Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığının engellenmesi çabalarına şiddetle karşı çıkmıştı.

12 Eylül’de MHP davasından hapis yatan Türköne, Eski Başbakanlardan Tansu Çiller’e de 28 Şubat döneminde danışmanlık yapmış Refahyol hükümetinin mimarlarından biri olarak tanınmıştı.

HESAPLAŞMA ESKİYE DAYANIYORMUŞ

Mümtaz’er Türköne’yle ilgili haberlerin daha iyi anlamak için on yıl öncesine gitmek gerekiyor.

Ertuğrul Özkök 23 Eylül 1998 tarihli yazısında Mümtaz’er Türköne hakkında şunları yazmıştı: “Son iki yıldır DYP Genel Başkanı Çiller'in, siyasi konularda danışmanlığını yapan çok ilginç bir öğretim üyesi var. Adı Doç. Mümtaz'er Türköne... Bu kişi hakkında biraz bilgi vereyim. Türköne, Gazi Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü öğretim üyesi. Tanzimat dönemi fikir hareketleri üzerine bir çalışması var. Ayrıca ‘‘Siyasi Bir İdeoloji Olarak İslamcılığın Doğuşu’’ adlı bir de kitabı var. Ankara'dan bana gelen bilgilere göre Türköne, son zamanlarda Çiller üzerinde en fazla etkisi olan kişi.”

Hürriyet’in o zamanlar Ankara Temsilciliğini yapan Sedat Ergin ise 27 Nisan 1999 tarihli yazısındaki değerlendirmesi şöyleydi:

“Türk-İslam sentezi çizgisini temsil eden Türköne, kendi kulvarı içinde önemli bir birikime sahip olan, entelektüel hasletleri ile temayüz eden bir siyaset bilimci olarak tanınıyor. Çiller'in Refah-Yol ortaklığını demokrasi çerçevesi içinde meşrulaştırmaya çalışan, ardından ANA-SOL'un meşruluğunu aynı çerçeve içinde reddeden söylemi, teorik planda büyük ölçüde Türköne'nin eseridir.”

NELER OLMUŞTU

22 Temmuz seçimleri öncesi NTV’de yaptığı programın konukları Ak Parti milletvekili adayı Özlem Türköne ve CHP adayı Berhan Şimşek’ti. Canlı yayınlanan programda Özlem Türköne’ye Bayülgen’in “Özlem” diye hitap etmesi ortamı gerdi. Türköne Okan Baygülgen’e “Saygısızlık etmeyin bana ismimle hitap edin” dedi


HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.