Deniz Feneri Yunanistan'a kadar uzandı
Başsavcılık geminin peşinde....
Savcılar, Deniz Fenerinin gemisinin izini sürüyor. Geminin bağış paraları ile alındığı ortaya çıkarsa el konulacak. Ancak geminin bir Yunan şirketine satıldığı belirlendi.
Ankara Cumhuriyet savcılığı, yardım için topladıkları milyonlarca euro’yu buharlaştırdıkları için Almanya’da hapse mahkum olan Deniz Feneri Derneği yöneticilerinin bu paralar ile satın aldığı geminin peşine düştü. ‘’Atlas-1’’ adı verilen geminin, bağış paralarıyla satın aldığı tespit edilirse el konulacak. Ancak geminin Almanya’daki soruşturma başladıktan sonra Yunalı bir şirkete satıldığı da belirlendi.
Atlas 1 adlı geminin bağış adı altında toplanan 1.1 Euroya Letonya’dan satın alındığı saptandı. Daha önceki adı ’’Baltic Kristina’’ olan gemi Riga-Stocholm-Talin arasında yolcu taşıyordu. Letonya’lı şirket tarafından satışa çıkarılan gemi, en yüksek teklifi veren Euro 7 tarafından 1 milyon 114 bin 285 Euro’ya satın alındı. Ancak Euro 7 yetkilileri bu paranın Vakıfbank’tan kredi kullanılarak ödendiğini savunmuştu. Frankfurt savcılığı ise geminin toplanan bağışlarla alındığını tespit etti.
GEMİ YUNANİSTAN’DA
Atlas 1, soruşturma başlayınca 2007 Mart ayında Euro 7 tarafından Ventouris adlı Yunan şirketine satıldı. Geminin adı da ’Badis’ olarak değiştirildi. 2007 Aralık ayında tekrar el değiştirerek ’Rigel’ adını aldı. Gemiyi halen Perla Line adlı Yunan şirketi işletiyor.
1973 yapımı olan gemiye Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman, Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Çelik, Reklam Müdürü İsmail Kahraman ve Mehmet Gürhan ortak oldukları öne sürülmüştü. Gemi için, Mehmet Gürhan'ın talimatıyla Haliç Denizcilik şirketinden para gönderilmiş gibi gösterildiği de ortaya çıkmıştı. İlk adı Haliç Basın Yayın olan şirket 15 Şubat 2006'da kuruldu. Ortakları, Mustafa Çelik ile İsmail Karahan'dı. 13 Şubat 2007'de ise adı Haliç Denizcilik oldu.
LETONYA DA İŞİN İÇİNE GİRDİ
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “Deniz Feneri e.V. bağlantılı soruşturma” Letonya’ya uzandı. Savcılık, bazı şüphelilerin Letonya’da “Baltic Kristina” adlı gemiyi almaları konusunda adli yardım kapsamında bu ülke makamlarından bilgi istedi.
Edinilen bilgiye göre, başsavcılığın, adli yardım talebi içeren evrakı, Letonya makamlarına iletilmek üzere Adalet Bakanlığı’na ulaştırıldı. Soruşturmada önemli yer tuttuğu iddia edilen geminin satışına ilişkin adli yardım talebinde, “Deniz Feneri e.V. bağlantılı soruşturma” kapsamında Letonya’daki bazı bilgilere ihtiyaç duyulduğu belirtildi. O zamanki adı “Baltic Kristina” olan geminin Şubat 2007’de Letonya’nın başkenti Riga’da satıldığı kaydedilen evrakta, geminin açık arttırmayla satılıp satılmadığı, açık arttırmaya girmek için teminat gerekip gerekmediği ve gerekiyorsa miktarı soruldu. Evrakta, geminin kim ya da kimler tarafından kaç paraya satın ve teslim alındığı ile gemiye ilişkin bazı sorular da yer aldı.
Söz konusu gemi olayı Almanya’daki Deniz Feneri e.V. iddianamesinde önemli bir yer tutuyordu. Deniz Feneri Dosyası’na göre Deniz Feneri e.V. ve Euro 7 Genel Müdürü Mehmet Gürhan’a gemiyi al emrini veren de yine gemi Haydarpaşa Limanı’na getirildikten sonra dava kapsamında 6 yıl hapis cezası alan Gürhan tutukluyken kiralayan ve satan da Türkiye’de Kanal 7’nin tepe yöneticileri olarak gözüküyor. Euro 7 ve Deniz Feneri e.V’nin muhasebecisi, Deniz Feneri e.V hükümlüsü Firdevsi Ermiş verdiği ifadede, “Bu geminin parasının yüzde yüzünün Deniz Feneri’nin parasından ödendiğinden eminim. Gemi büyük ihtimalle Euro 7’ye aitti...” demişti. Deniz Feneri e.V’nin hüküm giyen başkanı Mehmet Taşkan ise şu ifadeyi vermişti: “Mehmet Gürhan, Mustafa Çelik, İsmail Karahan ve Zekeriya Karaman, Mehmet Koç’un haberi olmadan, Euro 7 üzerinden gemiyi satın almaya karar verdi. Türkiye’deki Çelik, Karahan ve Karaman geminin kiraya verilmesine karar verdiler. Gemi daha sonraları 4 milyon Avro’ya internetten satışa sunulmuş. Geminin satışını kimin istediğini bilmiyorum...”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.