Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, ''Çok aşırı değerli Türk lirasına rağmen ihracat artışı devam ediyorsa ve aylık ortalama 9 milyar dolara gelebildiyse bu büyük bir başarıdır. Bu hem bizim hem de aslan yürek taşıyan, aslan gibi ihracatçılarımız sayesinde olmuştur'' dedi.

Tüzmen, Türkiye İhracatçılar Meclisi'nce (TİM), Mersin'de düzenlenen ve Haziran ayı ihracat rakamlarının açıklandığı toplantıdaki konuşmasında, ihracatçılarla yaşadıkları büyük sinerjinin sonuçlarının ihracat rakamlarına yansıdığını bildirdi. Yıllık ihracatın 100 milyar dolara yaklaştığını vurgulayan Tüzmen, ''Bunu başarmak çok kolay değil. Çok aşırı değerli Türk Lirasına rağmen ihracat artışı devam ediyorsa ve aylık ortalama 9 milyar dolara gelebildiyse bu büyük bir başarıdır. Bu hem bizim hem de aslan yürek taşıyan, aslan gibi ihracatçılarımızın sayesinde olmuştur'' görüşünü dile getirdi.

Tüzmen, 2006'nın ilk 6 ayı içinde ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 60'lara kadar düştüğünü anımsatarak, şöyle devam etti: ''Bu çok tehlikeli bir gidişti. Yani bu durum, bizim açımızdan son derece büyük bir sıkıntıya doğru yavaş yavaş gidiyordu. Ama yine ihracatçılarımız son dönemde yaptıkları çalışmalar ve bizim yaptığımız genel bir takım ayarlamalarla ayağa kalktık. Bu yılın ilk 6 ayında ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 65'ler noktasında, bu çok önemlidir. Artık, Türkiye genelinde ihracat artış oranı ithalat artış oranını geçti, ileri doğru vizyon turumuzu tamamlarken, TİM ihracat rakamlarını açıklarken bu olgulara da dikkat etmemiz lazım gelir.''

Bu yıl ihracatın 100 milyar doları bulduğunun görüleceğini vurgulayan Tüzmen, ''Bunun için çalışmalarımız sürüyor. Mısır, Fas, Tunus ve körfez ülkeleri ile 18 İslam ülkesiyle serbest ticaret anlaşması platformunu hazırladık. Bu tercihi bir serbest ticaret anlaşması olacak, Eylül ayında imzalayacağız. Bu ne demek? Ürünlerinizin daha az gümrük vergileriyle bu ülkelere ulaştırılması demektir'' diye konuştu.

''3 KATI FİYAT ARTIŞI YAPABİLİRDİK''

 Tüzmen, TİM verilerine göre, ihracat artışının konfeksiyon, taşıt araçları, kimya ve demir çelik sektöründe görüldüğünü anımsatarak, şunları kaydetti: ''Bu ne demek? Daha yüksek katma değerlere doğru geçiyoruz. Bu kadar ihracat da bu kadar ithalat da doğal. Türk lirasının değerli olduğu bir dönemde Türk lirasının bu kadar değerli ortamında daha düşük ithalat yapmak mümkün değil. Ya Türkiye ihracat yapmasa ne olacaktı? Oturup kara kara düşünecektik.'' Tüzmen, Türkiye'nin ithalatında hidrokarbon, petrol türevlerinin faturasının çok büyük olduğunu belirterek, ''Bu 2002'de yaklaşık 10 milyar dolar seviyesindeydi. Daha sonra petrol fiyatları artınca otomatikman bu fatura 30 milyar dolara çıktı, ekstra 20 milyar doları şakır şakır biz ödedik, sizler bunu hissetmediniz. Biz de 3 katı fiyat artışı yapabilirdik, ama yapmadık, tam tersine aynı düzeyde tutmak istedik. Bizim sanayicimizin, ihracatçımızın girdi maliyetleri artsın istemedik'' dedi.

İSİMSİZ KAHRAMANLAR

 Tüzmen, ihracatın bir de isimsiz kahramanları olduğunu belirterek, şunları kaydetti: ''Bunlar gümrük idarelerimiz. Siz artık gümrüklerde çalışmanızı 24 saatte yapıyorsunuz. İthalat ve ihracat işlemlerini artık 24 saatte tamamlıyorsunuz. Bütün Türk gümrük idareleri yüzde 100 otomasyona geçmiş durumda. Cep telefonundan bile gümrük giriş çıkış beyannamesi doldurabilirsiniz. Biz sizin çok hızlı bir şekilde dünyaya açılmanızı sağladık.'' Tüzmen, gümrük kaçaklarının yakalanmasında da 5 katı artış sağladıklarını ifade etti. Bakan Tüzmen, TİM verilerine göre, ihracatta ilerleme sağlayan 23 sektörden 11 tanesinin 6 ayda 1 milyar doların üzerinde ihracat yaptığına dikkat çekerek, ''O biri yakalamak çok önemli, ondan sonra yanına sıfırlar gelir'' diye konuştu.

''KOMŞU ÜLKELERLE TİCARET''

Tüzmen, Türkiye'nin komşu ve çevre ülkelerle ticaretine de işaret ederek, ''Bu ülkelerle ticaret bizden önce yüzde 3 seviyesindeydi, etrafımızı bu denli göremiyorduk. Oysa, bu ülkeler özellikle Mersin'e 2 saat mesafede'' dedi. 2003-2006 arasında Türkiye'nin komşu ve çevre ülkelerle ticaretinde artış sağlandığını belirten Tüzmen, ''2006'nın rakamlarıyla 2007'yi kıyasladığımızda Türkiye şu anda 2007'nin ilk 6 ayında komşu ve çevre ülkelere ihracatını yüzde 117 artırmış durumda. Komşu ve çevre ülkelerin toplam dış ticaretimizdeki payı yüzde 34'e çıkmış. Bu şu demek, Türkiye her ürettiği 3 üründen bir tanesini komşu ve çevre ülkelere satar hale gelmiştir'' diye konuştu. Bakan Tüzmen, dış ticaret açığına değinirken de ''Bütün gelişmekte olan ülkelerde dış ticaret ve cari açıklar vardır. 2006'nın ilk 5 ayı ile 2007'nin ilk 5 ayı kıyaslandığında dış ticaret açığımızın sadece yüzde 1,7 arttığını görüyoruz. Bu doğru yolda olduğumuzu gösteriyor'' değerlendirmesinde bulundu.

TİCARETİN TİK TAKLARI

 Tüzmen, gündemlerinde şimdi ''tik tak''ların bulunduğunu belirterek, şunları söyledi: ''Herkes bu tik takların ne olduğunu merak ediyor. Bu ticaret takımlarının kısaltılmış adıdır. Bu hükümet programı olarak sizlerin huzurunuza gelecek. Bu projede TİM ile Ticaret ve Sanayi odalarımızın da yer almasını istiyorum. Bunun için örnek pilot uygulamalar yapacağız. Pilot ülkemiz de Çin olacak, önümüzdeki günlerde bunu da gerçekleştireceğiz. Çinlileri buraya çekeceğiz.''

Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) Başkanlar Kurulu Başkanı Engin Tan Narin ise ihracatın ülkenin geleceği olduğunu ifade ederek, ''Biz bu konuda atağa geçmek için 20 yıl beklemek zorunda kaldık. Umut ederim sayın bakanın söylediği 500 milyar dolara çok çabuk ulaşırız'' dedi. Narin, 100 milyar doların hayal olmadığını, ancak bazı gerçeklerin de göz önüne alınması gerektiğine dikkat çekerek, şöyle dedi:

''Bizim ricamız, kendini kanıtlamış, ihracat yapan firmalara bebek gibi bakılması, sorunlarının çözümlenmesi. Eğer firmalar bir dilekçe veremedi diye 3 trilyon lira cezaya tabi tutuluyorsa, buna kimse müdahale etmiyorsa bu durum sanayiyi, ihracatçıyı zor durumda bırakır. İnsanlar hata yapabilir, buna karşı hoşgörülü olunmalı.'' Mersin Valisi Hüseyin Aksoy da Mersin'in Türkiye'nin sekizinci büyük ili olmasına ve ihracat imkanlarına rağmen Türkiye ihracatının ancak yüzde 3'ünü gerçekleştirebildiğini, bunun en az yüzde 10 seviyesinde olması gerektiğini vurguladı. Aksoy, yapılan çalışmalarla Mersin'i güzel günlerin beklediğinin görülebildiğini sözlerine ekledi.

AMAN BAKANA NAZAR DEĞMESİN

Engin Tan Narin, kendi çektiği carette gözü fotoğrafını Bakan Tüzmen'e nazar değmesin diye hediye etti.