Erkan, Türkiye Sermaye Piyasaları Forumu'nda yaptığı konuşmasında, Türkiye sermaye piyasalarının henüz "bebeklik" dönemini yaşadığını belirterek, Türkiye'de çok likit bir piyasa olduğunu söyledi.

Şu anda dünya ekonomisinde çok önemli kredi parçalanması yaşandığına işaret eden Erkan, "Mortgage krizi ABD'den başlayarak, Avrupa'ya taşmış durumda. Diğer ekonomileri ve gelişmekte olan piyasaları da artık etkilemeye başlamış durumda. Şimdiye kadarki zararlar, 245 milyar dolara yaklaştı ve bunun daha da artacağı düşünülüyor" dedi.

Erkan, ABD'de bir resesyon beklentisi olduğunu ve bunun bütün dünyayı etkilemesinin beklendiğini ifade ederek, "Enflasyon oranlarının yükselme tehlikesi riski hala bulunuyor. G-7 ülkelerinde yaşanan Gayri Safi Yurtiçi Hasıla büyümeleri reel oranda yüzde 1'in altına düşmüş durumda" diye konuştu.

Türkiye'deki bankaların bir miktar subprime kayıtları (yüksek riskli) bulunduğunu belirten Erkan, "Ama bu bizi fazla etkilemiyor. Türkiye'de bankaların yüksek kredi ve özsermaye kalitesi vardır. Bu da küresel krize neden olan ekonomilerde yaşananların Türkiye'de yaşanmayacağını gösteriyor" diye konuştu.

İMKB'deki şirket sayısının 319'a çıktığını, tahvil piyasasında da daha iyi gelişmeler gözlendiğini anlatan Erkan, bu durumun, borsa dışı piyasaların daraldığını ve borsa piyasasının genişlediğini gösterdiğini kaydetti.

"İMKB endeksinin düşüşünün, diğer gelişmekte olan piyasa düşüşlerinden çok daha keskin olduğunu" belirten Erkan, şöyle devam etti:

"Gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalarda biraz toparlanma var. Biraz da bizim piyasada toparlanma görülüyor. İMKB'de 2002'den bu yana meydana gelen 7.6 katlık bir artış performansından sonra biraz düşüşü görmek de normaldir.

Genelde yabancı yatırımcıların hakim olduğu bir piyasa. Yabancı yatırımcılar karlarını alıyorlar. Endeks düştü, şimdi çıkıyorlar. Ama bu demek değil ki ülkeden sermaye kaçıyor, aslında sermayenin ülkeden kaçtığı falan yok.

Endeks düştüğü için zaten yeni yatırımlara giriyor ve bu düşük fiyatlardan da faydalanıyorlar. En düşük fiyat- kazanç ortalamasının İstanbul'da olduğunu görüyoruz, hala çok avantajlı bir piyasa. Yabancı yatırımcıların çıktığı yok."

Erkan, yabancı yatırımcıların daha çok halka arzlarda ön plana çıktığını belirtti.

İMKB'nin faaliyetleri hakkında bilgi veren Erkan, İMKB'nin bölgede rekabet avantajının devam edeceğini ifade ederek, İMKB'nin İslam ülkelerinin borsalarının koordinasyonu görevi de üstlendiğini anlattı.

"Teknoloji merkezi kurmayı hedefliyoruz"

Konuşmasında yabancı yatırımcılar için vergi istisnaları olduğuna da işaret eden Erkan, "Bunun adil olup olmadığı tartışmalı. Belki bu vergi muafiyetleri bütün yatırımcılar için geçerli olmalı" dedi.

Erkan, Türkiye'de reel faiz oranlarının da yüksek olduğunu belirterek, "Hükümetin hoşuna gitmese de halkın hoşuna gitmese de durum bu" diye konuştu.

Erkan, İMKB'nin projeleri ile ilgili olarak da sermaye piyasalarının daha iyi bir işlerliğe kavuşmasını sağlamak amacıyla bir teknoloji merkezi kurmayı amaçladıklarını kaydetti ve burada hem nakit hem de nakit dışı piyasalardan elektronik alım-satım platformu oluşturulacağını söyledi.

İMKB'nin rekabetçi gücünü artıracaklarını ve İMKB'nin uluslararası bir finansal merkez olmasını sağlayacaklarını ifade eden Erkan, "Halka arzların sayısını artırmayı düşünüyoruz. TOBB'la yakın çalışmalar var. Amacımız İstanbul Sanayi Odası'nın en büyük 500 firmasını borsamıza dahil etmek. Konya ile başladık, Antep'e, Kayseri'ye geçeceğiz, tüm ülkeyi dolaşarak, büyük şirket ve KOBİ'lerin kapılarını çalacağız" diye konuştu.