Türk tekstilinin önemli firmalarından İpekyol, dünyada Starbucks'a rakip çok önemli bir firmayla anlaşmak üzere. İpekyol Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Ayaydın, Türkiye'de yürüttükleri cafe projesi çerçevesinde dünyanın önemli bir markasıyla görüştüklerini ve son aşamaya geldiklerini söyledi.

Tekstildeki atılımlarına da devam eden İpekyol, geçen yıl Edirne'de 10 milyon Euro yatırımla kurduğu kendi tesislerinde üretim yapıyor. İpekyol Giyim Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Ayaydın, Yunanistan'da açtığı İpekyol'dan sonra şimdi de Fransa ve İngiltere'de mağazalarını açacak. Bu ülkelerde tüm hazırlıkların tamamlandığını belirten Ayaydın, İpekyol'u dünya markası yapmak için yurtdışına açılıyor. Ayaydın, İpekyol'un yeni projelerini ve Türk tekstilini Yeni Şafak'a anlattı.

İpekyol macerası nasıl başladı? 1986'da kendi şirketimi kurdum. 1989'da ilk mağazamı Rumeli Caddesi'nde açtım. Sonra Kadıköy ve Akmerkez mağazasını açtık ve perakende hayatımız başlamış oldu. Üreticiyiz, toptancıyız ama mağazalar açıldıkça perakende ile tanışmaya başladık. Paris'e gidiyoruz, Londra'ya gidiyoruz, Milano'ya Honkong'a, Roma'ya gidiyoruz ve gördüğümüz şey hep aynı. Markalar aynı, mağazalar aynı. Ve dedik ki, perakende bu şekilde olur. Yani gittiğiniz her yerde o markayı görmeniz lazım, bilinirlik açısından. İstanbul, İzmir, Ankara Antalya derken şu anda yaklaşık 25 tane vilayette mağazamız var.

Nasıl iyi marka olunur? Dünya markalarına baktığınızda reklama çok ciddi bütçeler ayırıyorlar. Biz reklama yüzde 5 ila 10 bütçe ayırıyoruz. Reklama çok inanıyorum. Reklam vermediğim zaman kendimi kötü hissediyorum gerçekten. Bana reklam için gelen hiç bir kurum boş çıkmıyor.

Yurtdışındaki mağazalarınızı artırmayı düşünüyor musunuz? Yunanistan'da 4 tane mağazamız var. Bu yılın sonunda 6 oluyor. Romanya'da şu anda 2 mağazamız var. Bu da yıl sonunda 4 olacak. 2008'in sonunda Romanya'da 10, 2009'un sonunda Yunanistan'da 15 mağazamız olacak. Fransa'ya ve İngiltere'ye giriyoruz. Hiç Franchise vermiyoruz.

Harrods mağazasıyla görüşmeleriniz hangi aşamada? Görüşmelerimiz devam ediyor. Bir süre sonra sonuçlanacak. Marka olabilmek için iyi bir mağaza zinciri oluşturmanız lazım.

Hükümetten beklentileriniz neler? AKP hükümeti gerçekten yüzde 80 başarılı oldu. İthalatçı çok kazandı, al-satçı çok kazandı, bankalar kazandı, finans kuruluşları çok ciddi manada kazandı. Türkiye'nin kesinlikle marka değeri arttı. Özal'dan bu yana böyle bir istikrar yakalamadık. Bu da Tayyip Erdoğan'ın başarısıdır. İkinci AKP dönemi birinciden çok daha başarlı geçecek. Çünkü artık mikro düzeye de inecekler. Bana göre makroyu hallettiler şimdi artık sanayicinin sorunlarını ele alacaklardır. Türkiye'de 20 yıl Tayyip Erdoğan'in imzasını göreceğiz.

Çin, Türk tekstili için tehdit unsuru değil

İpekyol Yönetim Kurulu Başkanı Ayaydın, Çin'in Türk tekstili için bugüne kadar tehdit olduğunu ancak, bundan sonra Çin'i tehdit olarak görmediğini belirtti. Ayaydın, Türkiye'de iyi bir ithalatçı, üretici ve sanayici olduğunu söyleyerek, “Bende üçü de var. Bizim mağazalar ve merkezde toplam bin 500 kişi çalışıyor. İyi de ithalatçıyız. Son 10 yıldır Çin'den de ithalat yapıyoruz. Çin bizim için iyi bir korkutucuydu ama artık değil. Bütün Amerikalılar ve Avrupalılar Çin'e hücum ediyor ama umduklarını bulamadılar. Çünkü bugün sipariş veriyorsunuz 4 ay sonra o mal mağazanıza geliyor. En kısa süre 4 ay.

Türkiye'ye sipariş verdiğiniz zaman 3 hafta sonra mağazanızda oluyor. Çin'deki işçiler artık uyandı. Artık hiç biri fabrikalarda çalışmak istemiyor. Bu da Çin'deki fiyatların artması demek” diye konuştu. Şu anda kendilerinin bile Çin'den yüzde 20-30 zam yediklerini ifade eden Ayaydın, önümüzdeki yıl da aynı olursa Çin'den mal almayacaklarını kaydetti. Avrupalıların artık Türkiye'ye geri dönüş yaptığını dile getiren Ayaydın, “Türkiye'ye bugün sipariş verildiğinde üçüncü haftanın ortasında malı elinde oluyor. Bunu Çin'le başaramıyorlar. Onun için Çin bizim için artık korkulu bir rüya değil” şeklinde konuştu.

Mağaza sayısı 300'e çıkacak

5 yıl içerisinde mağaza sayımızı 300'e çıkaracağız. Nerede ve kaç tane olacağımız belli ve buna göre bunun finansman kaynaklarını da bulduk. 1 Ocak 2008'den itibaren hızlı bir şekilde diğer ülkelere girmeye başlayacağız. Türkiye'de de şu anda cafe projemiz var. Dünyada Starbucks'a rakip çok önemli bir marka ile anlaşmak üzereyiz. Önümüzdeki yıldan itibaren artık bizim de cafelerimizi görmeye başlayacaksınız.

YENİ ŞAFAK