İstanbul pahalı, Ankara hesaplı
ECA International'ın dünyanın kira bakımından en pahalı şehirleri sıralamasında İstanbul 13'üncü, Ankara ise en hesaplı şehirler sıralamasında 4'üncü sırada yer aldı.
ECA International dünyanın kiralık emlak bakımından en pahalı ve hesaplı şehirlerini belirledi.
2006 yılını kapsayan araştırmaya göre dünya genelinde popüler şehirlere yönelik kira oranlarında 2005'e kıyasla yüzde 10'luk bir artış oldu. Artışların özellikle Asya ülkelerinde katlanarak gerçekleştiği dikkat çekti.
92 ülke arasında yapılan araştırmaya göre üç oda bir salon (3+1) dairelerin kirası Hong Kong'da adeta ateş pahası.
Şehirlerin popüler bölgelerinde yapılan incelemede Hong Kong'da bu niteliklere sahip bir daire için ayda ortalama 8 bin 592 dolar ödemek gerekiyor.
Bu rakam ikinci sırada bulunan Tokyo'da ki kiraların yaklaşık yüzde 17 oranında üzerinde.
Sıralamada 15'inci basamakta bulunan Singapur'dan ise tam yüzde 150 daha pahalı.
NAİROBİ ÇOK HESAPLI
NAİROBİ ÇOK HESAPLI
Kiralık daire bakımından en hesaplı şehirlerin başında ise Kenya'nın başkenti Nairobi geliyor.
Hesaplamalara göre Nairobi'nin en popüler bölgelerinde bulunan 3+1'lerin aylık kira bedeli Hong Kong'un sekizde birine yani yaklaşık olarak bin ABD dolarına denk geliyor.
ECA'nın hazırladığı sıralamalarda Türkiye'den de şehirler bulunuyor. Hong Kong'un aylık 8 bin 592 dolarla açık ara önde götürdüğü en pahalı şehirler sıralamasında İstanbul 13'üncü basamakta yer aldı. Kira bakımından en hesaplı şehirler sıralamasında ise Ankara 4'üncü basamakta bulunuyor. Diğer yandan Ortadoğu kira artışı bakımından Asya'yı bile gölgede bıraktı. Katar'ın başkenti Doha ve BEA'nın başkenti Dubai olmak üzere bölgedeki emlak fiyatları 1996 yılından günümüze yüzde 130'un üzerinde artış gösterdi.
NİTELİKLİ ARSA AZALINCA
Araştırmaya göre fiyatların çok yüksek veya düşük olması birkaç önemli faktöre bağlı. ECA'dan yapılan açıklamada bu faktörlerin başında özellikle yüksek kalitede konut inşası için gerekli nitelikli arazinin bulunmasında yaşanan zorlukların geldiği belirtildi.
Hong Kong örneğinde olduğu gibi bölgede kullanılabilir nitelikli arazinin neredeyse sıfır olması mevcut arazilerin ve bunların üzerine inşa edilen gayrimenkul fiyatlarının da ateş pahası olmasına neden oluyor. Fiyatları şişiren bir diğer unsur da ülkelerin tanınmış şehirlerine yönelik gelen yabancı yatırımlar gösteriliyor.
Bu yatırımlarla birlikte ülkelere gelen yabancı şirketler yüksek nitelikli büro alanlarına ihtiyaç duyuyor. Bu niteliklere sahip binaları bulmak veya inşa etmek zaman gerektiren bir girişim olduğu için hem mevcut mekânlar hem de yeni yapılan merkezlerin kiraları el yakıyor. Tokyo, New York, Seul, Moskova, Londra ve Paris gibi şehirlerde kiraların yüksek seviyelerde olması aynı zamanda bu bölgelerdeki genel hayat pahalılığının da önemli ölçüde yüksek olduğuna işaret ediyor. Diğer yandan bazı bölgelerde kiraların yüksek olmasının bir diğer nedeni de güvenlik ihtiyacından kaynaklanıyor.
(Sabah)
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.