Haber Cansu Abacı

26 Ekim 2011 Çarşamba günü Şişli Belediyesi Basın Bürosu’ndan almış olduğumuz haber doğrultusunda Şişli Gazetesi Haber Portalımıza koymuş olduğumuz “Nişantaşı’ndan Van’a Yardım” başlıklı haberimiz üzerine gazetemize bir şikâyet telefonu geldi. Şikâyette “Siz Nişantaşı için bir ayrıcalık yapacaksanız başka bir yol bulsaydınız daha iyi olurdu. Böyle bir günde millet can derdinde iken bu şık olmadı. Duyurduğunuz kampanya hangi restoranlarda geçerli? Nişantaşı esnafının bundan haberi yok” dendi.
Biz de gazetecilik anlayışımız gereği bu şikâyeti değerlendirmek ve toplanan yardımların ne şekilde nereye ulaşacağı konusunda restoran sahiplerinden bilgi almak üzere Nişantaşı sokaklarındaydık. Ancak bugün sokaklarda tam bir koordinasyonsuzluk ve kurumsal nitelik eksikliğiyle yüz yüze geldik.
Nişantaşı’nda birçok restorana girip Şişli Belediyesi’nin düzenlemiş olduğu kampanya ile ilgili görüş soruduğumuzda kampanyadan haberdar olmadıklarını gördük. Esnafın Van depremi için çeşitli merkezlerden toplanan yardım kampanyalarından haberleri vardı ancak Şişli Belediyesi’nin Nişantaşı restoranlarının cirolarıyla ilgili tasarrufundan haberleri yoktu.
Karşılıklı olarak kısa bir şaşkınlık anından sonra olayın gelişimiyle ilgili konuştuk. Basın bürosunun göndermiş olduğu habere göre Şişli Belediyesi Başkanı Mustafa Sarıgül bütün İstanbulluları Nişantaşı restoranlarına davet ederek Çarşamba günü elde edilen gelirin bir kısmının Vanlı depremzedelere yardım amacıyla gönderileceğini açıklamıştı. Açıklama sonrası bizler bunun organize edildiğini, spesifik veriler ışığında restoran yetkilileriyle ortak bir karar alındığını düşünmüştük. Ancak durum hiç de beklediğimiz gibi çıkmadı. Nişantaşı’nda, bizim kayıtlarımıza takılan hiçbir restoranın belediyenin bu kampanyasından haberinin olmadığını anladık.
Belediye verdiği haberlerle, yaptığı çağrılarla ya da açıklamalarıyla halkının güvenini sarsmamalıdır. Özellikle belediyenin resmi bir organı olarak basın bürosunun verdiği haberler resmi açıklama niteliği taşıdığından dolayı daha ciddi olmak zorundadır. Bunun yanında Mustafa Sarıgül’ün afet bölgesinde yaptığı açıklamaları ve kendi bölgesinde başlatmak niyetinde olduğu kampanyaları oldukça ciddiye alıyor ancak bunların koordineli ve kurumsal ciddiyet çerçevesi içinde ele alınması gerektiğini savunuyoruz.
Başkan 25 Ekim salı günü basına açıklama yaparak Nişantaşı esnafına çağrıda bulunmuş, çağrı bir gün sonrası için olduğundan organizasyon yetiştirilememiş olmalı ki kampanya duyurusu 26 Ekim Çarşamba günü saat 13.40’ta geçmek durumunda kalınmış. Dolayısı ile kampanyayı kim duyacak ve yemeğe ne zaman gidecekti. Bu gazetemize gelen şikâyetin de ne kadar haklı olduğunu bu bize göstermiş oluyordu.