Ziraat Mühendisi Salih Ertürk, 5 Nisan'da Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker ve Teftiş Kurulu Başkanlığı'na gönderdiği dilekçesinde, atık tarım ilaçlarının hayvanlara, ekolojiye ve biyoekolojiye zarar verdiğini dile getirdi. Her yıl yüzlerce kiloluk her türden ilacın enstitü depolarında biriktiğine işaret eden Ertürk, atıkların yeni çıkan Tehlikeli Atıkların Kontrolü Yönetmeliği'ne aykırı biçimde imha edildiğini söyledi. Ertürk dilekçede şunları kaydetti:
"Enstitü yöneticileri, döner sermaye kaynaklarını kullanarak bu ilaçları imha yoluna gitmeyip gizli bir şekilde her yıl ayrı bir ilçede bir yere (Ör. Ayaş ve Beypazarı), kanun ve kuralları hiçe sayarak gömdürterek, aklı sıra yok etmektedir."
Tarım Bakanlığı ve Teftiş Kurulu'nun yazışmaları sonrası Ankara Valiliği İl Çevre ve Orman Müdürlüğü, 19 Nisan'da Teknik Müdür Yardımcısı Dr. Cevdet Zeki'yi görevlendirdi.
Zeki, ilaç atık deposunun binanın bodrum katında kapalı bir alan olduğunu ve deponun raflarında poşetler içinde bulunan atıkların 2 yıl bekletildiğini raporuna yazdı.
Çalışanlara zararlı
Olayı inceleyen Ankara İl Sağlık Müdürlüğü de, enstitüde 29 Mayıs'ta yapılan incelemeyle ilgili sonuçları 17 Haziran'da Tarım Bakanlığı'na sundu. İl Sağlık Müdürlüğü müfettişleri raporunda, enstitünün kullandığı iki adet depoda 2002'den beri yaklaşık 1 ton zararlı tarımsal atık bulunduğu, depodaki muhafaza şartlarının ve havalandırmanın yetersiz olduğu, ilaçlardan kaynaklanan organik buhar ve gazların çalışanların sağlığını olumsuz yönde etkilediği belirtildi.
Raporda, analiz sırasında oluşan kimyasal atıkların herhangi bir işleme tabi tutulmadan kanalizasyon sistemine verildiği de kaydedildi.
İsimler araştırılmadı
Dilekçede, ilçelere zirai ilaç atıklarını götürüp gömen şoför ve işçi isimleri de verilmesine rağmen, onlarla görüşmeyen müfettişlerin sadece ilçelerdeki kamu kurum ve kuruluşlarının görüşlerine başvurmakla yetinmesi ise dikkat çekti ve soruşturmanın savsaklandığı endişesi yarattı.
Müfettiş incelemesi sonrası valilik, enstitüyü bir yazıyla uyarırken, uzmanlar, tarımsal ilaç atıklarının büyük indiksiyon döküm fabrikalarında 2 bin derecede imha edilmesi gerektiğine dikkat çekti ve kimyasal atıkların da doğrudan kanalizasyon sistemine verilmesinin söz konusu dahi olamayacağını bildirdi.
anka