Sabah 09.05’te evin önünde toplananlar saygı duruşunun ardından Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün konuşmasını dinledi. Mustafa Kemal’in askerleri olmaktan gurur duyduklarını söyleyen Sarıgül, “Şunu da unutmamak lazım; en çok kullandığınız kelime laikliğin anlamı nedir biliyor musunuz? Üç kelime: camilerimize kiliselerimize, cem evlerimize siyaset girmesin. İnançlarımız Allah’a ulaşma yolumuzdur. Din, iktidara ulaşma yolu olarak kullanılmasın ve biz Mustafa Kemal Atatürk’ü ve inançlara saygılı laikliği sonuna kadar savunacağız” diye konuştu.
'YAĞMURA ALDIRMADILAR'
Daha sonra evi ziyaret eden vatandaşlar, Atatürk'ün hatıra eşyalarını inceledi, hatıralarının üzerindeki notları okudu. Ellerine Türk bayrağı ve Atatürk'ün resmini alanlar, tarihi yapının önünde yağan yağmura aldırmayıp uzun süre bekledi.
Sabah saat 06.00'da Beylikdüzü'nden Dolmabahçe'ye geldiğini ve Atatürk'ün öldüğü saat 9'u 5 geçe saygı duruşundu bulunduklarını dile getiren Ethem Atik, "Dolmabahçe'den Şişli'deki Atatürk'ün evine yürüyerek geldim. Evi ziyaret ettim. Her zaman bir ve beraber olma dileğiyle nice senelere…" ifadelerini kullandı.
'ELVEDA DEMEYE GELDİM'
Türkiye’nin ilk kadın hukukçularından olan Prof Dr. Nihal Uluocak: “88 yaşındayım. Babam Atatürk döneminin Harbiye mezunuydu, bu nedenle Atatürk sevgisiyle büyüdüm. Bugün buraya belki son bir elveda için geliyorum, ömrüm ne kadar bilemiyorum. Ama Atatürkün bize emanet ettiği ilkeleri korumak Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı için çok önemli. Siyaset konuşmayı sevmem ama biraz karamsarlık var içimde.”
Güven İşler: “Burayı gezmekten gurur duyuyoruz. Demokrasi Parkı’nda törenimiz oldu. törenden sonra da buraya geldik. Elbiseleri görünce, modayı da takip ettiği anlaşılıyor, çok şık biriymiş. Ne zaman bu evin önünden geçsem, içeri girerim.”
Tümay Akerman: “Geleceğimiz, her şeyimiz onunla ilgiliydi. Nedense onun kıymetini hiç kimse bilmiyor.”
İsmail Demir: ”Bugün en hüzünlü günümüz. Çok duygulanıyorum ve konuşmakta bile zorluk çekiyorum.”
Filiz Ayyıldız: “Kalabalığı evin önünde görünce içim ürperdi. Çok kötü oldum. Biz onun sayesinde yaşıyoruz. Şu aa gözlerim doldu. Keşke hep yaşasaydı.”
Mecidiyeköy Muhtarı Fehmi Pala: “Emekli öğretmenim, aynı zamanda Mecidiyeköy muhtarıyım. Atatürk'ü anma törenine gittik, oradan dönüyorum. Müzeyi gezdik, çok duygulandım. Tarihin derinliklerine doğru bir yolculuk yaptık. Memleketin bugünkü durumuna çok üzülüyoruz, inşallah iyiye gider.”
EVİN TARİHÇESİ
Bu tarihi ev ile ilgili ilk bilgi 1910 yılı tapu kayıtlarında yer alır ve evin Osep Kasapyan Efendi adına kayıtlı olduğu anlaşılır. Mustafa Kemal 1918 yılında bu evi kiraladı ve 16 Mayıs 1919'a kadar burada yaşadı. 23 Aralık 1924'te eski İzmir Valisi ve milletvekili Tahsin Uzer'in eşi Hatice Mediha Hanım evi satın aldı. 14 Mayıs 1925'te dış cepheye törenle 'Gazi Mustafa Kemal Paşa vatanın kurtuluşunu 1919 senesinde bu evde hazırladı.' yazılı hatıra levhası kondu. Binayı 28 Mayıs 1928'te İstanbul Belediyesi satın aldı. Yapılan inkılapların önemini belirtmek için müze haline getirilen yapı 15 Haziran 1942'de dönemin valisi Lütfi Kırdar tarafından ziyarete açıldı. Müze halen ziyaret edilebiliyor.