Çevre Ve Tüketici Haklarını Koruma Derneği (ÇETKODER) gönüllü ve ücretsiz olarak halk yararına yaptıkları çalışmaları aralıksız devam ediyor. Bu sefer atık pillerin yaşama olumsuz etkilerini aktaran ve hayatı tehlike altına aldığını belirten afişler yaptırıp yola çıktılar.
Çalışma 81 ili kapsayacak. Ancak şu anda ilk etapta; Adana, Hatay, Osmaniye, G.Antep, Adıyaman, Ş.Urfa, Diyarbakır, Mardin, Tunceli, Erzincan, Erzurum, Kilis, K.Maraş, Van, Siirt, Hakkari, Mersin, Konya, Karaman, Nigde, Aksaray il ve ilçelerinde çalışmaya başladıklarını belirten Çevre Ve Tüketici Haklarını Koruma Derneği (ÇETKODER) Genel Başkanı Mustafa Göktaş; “Atık piller insan sağlığına o kadar çok zararlı ki bunu kelimeler ile ifade etmek imkansız. İçinde barındırdığı Cıva başta olmak üzere Kadminyum, Kurşun gibi maddeler doğal yaşama ve insana zarar veren ağır metallerdir” dedi.
Bizde sadece gömülüyor
Göktaş, “Bizim ülkemizde piller sadece gömülerek yok ediliyor. Oysa gelişmiş ülkelerde bu pillerin geri dönüşümü yapılıyor. Nüfusun artması, teknolojinin gelişmesine paralel bu kirlilik çok daha fazla artış kaydediyor. Sürekli tüketen bir toplum haline geldiğimiz içinde kirlilik hat safhaya varmış durumda. Çevre kirliliğinin en başlıca sebebi Atıklardır. Hemde bilinçsizce orta yere saçılan atıklar. Çevre bilinci oluşması daha çok yeni. Geri dönüşüm şart ve geri dönüşümde atıklar fiziksel ve kimyasal işlemlerden geçirildikten sonra tekrar kullanılmaktadır. Yaptığımız çalışmalar var olan kirliliği ve çevre sorunlarını azaltmak amaçlıdır. Bizde hiçbir konuda geri dönüşüm maalesef yapılmıyor. İki yıldır katı atık ayrıştırması çalışmamızda büyük başarı elde ettik. Ancak görüyoruz ki atık piller konusunda ayrı bir çalışma yapmamız gerekiyor. O yüzden bu çalışmayı başlattık” dedi.
Bir kaç belediye ve duyarlı kuruluş hariç kimse umursamıyor
Göktaş, “Yaşamı tehdit eden, insan sağlığını ve doğayı yok eden atık pillerin mutlaka geri dönüşümünün yapılması gerekmektedir. Ancak ülkemizde birkaç duyarlı kuruluş ve birkaç belediye dışında bu işi yapan uygulayan yok. Bu bilicin oluşması için yola çıktık. Kendi imkanlarımızla bastırdığımız afişlerimizi işyerlerine, halkın kolayca görebileceği yerlere asarak çalışma başlattık. Pillerin gömülmesi yerine tekraren kullanılmasını sağlamak daha iyi olacaktır. Hem ekonomiye katkı sağlayacaktır, hem yaşamsal tehdit ortadan kalkacaktır. Bugün sadece İstanbul’da ayda 3-4 bin kg atık pil toplanmaktadır. Oysa bu rakamın sadece İstanbul’da 10 – 15 bin kg civarında olması gerekir. Atık piller için tüm Yerel yönetimlerin atık pil kutuları meydana getirip bunu halkın göreceği ve kullanacağı alanlara yerleştirmeleri acil bir durumdur.
Ülkemizde atık pil korkunç boyuttadır. Ve sadece ülkemizde birkaç belediye bunları toplayıp beton hücrelere gömüyor. Bu yeterli değil. Üstelik gömülme işlemi yapılırken toplu olarak gömülmeside zararlıdır. Ayrı ayrı gömülmesi lazımdır. Düşünün ki bir küçük kalem pil 4 metrekarelik bir toprağı kirletebilmektedir. Toprağın verimini düşürmekte ve kullanılmaz hale getirmektdedir. Buna bakarak ülkemizde tüketilen tüm pillerin doğaya, toprağa, çevreye atıldığını göz önüne alarak, pillerin nasıl bir kirlenme meydana getirdiğini, yaşamın tehlikeli boyutunu hesap edebilirsiniz ” dedi.
Yönetmelik var ama halk bilmiyor
Göktaş, “Atık pillerin yaşamı tehdit etmesi vesilesiyle ülkemizde aslında Akü ve pil yönetmeliği var. Ama bu yönetmeliği okuyan ve içeriğini anlayıp ona göre hareket edende yok. Halbuki pil üreticileri, akü üreticileri bunların geri kazınımından da sorumlular. Fakat hiçbir üretici firma bu konuda bir çalışma içinde değil. Tüketiciler ise evsel atıklardan farklı bir şekilde bunları ayrıştırıp ilgiliye vermek durumunda. Ama bu bilincin oluşması için çalışma yapan yok. Halkımız ne kadar tehlikeli bir ortamın içinde olduğunu bilmiyor. Ülkemizde atık piller halen gömülerek yok edilmeye çalışılırken gelişmiş ülkelerde geri kazanımı için tesisler kurulmuş durumda. Bu tesislerin bir an evvel bizde de kurulması lazımdır. Belediyeler bu husus da öncülük etmelidir. Ekonomik maliyeti fazla diye bu tesislere rağbet edilmiyor ama çok önemli. Hayati önemi var. Gelecek yaşam elimizden alınıyor. Bizden de, gelecek nesillerden de. Bizler Çevre ve Tüketici kuruluşları olarak bu hizmeti yerel yöneticilerden ivedilikle talep ediyoruz” dedi.
Amaç insani kazanımdır
Göktaş, “Geri dönüşümden gayemiz, insani kazanımdır. Yaşamı kazanmaktır. Doğayı kazanmaktır. Yaşanılır bir geleceği çocuklarımıza teslim etmektir. İnsanlarımızda kansere, sakat doğuma, akciğer hastalıklarına, böbrek ve beyi iltihaplanmalarına, kısırlığa ve kemik erimesine yol açan bu ömrünü tamamlamış ve sokağa atılan piller, doğayı da yok etmektedir. Basit bir örnek verecek olursak, küçük bir civa oksit pilindeki civa miktarı 800 bin litre suyu içilmez hale gitirir” dedi.
Dikkat etmeniz gerekenler
Göktaş, “Atık piller ile çocuklarınızın oynamasına izin vermeyiniz. Ayrıca pilleri tükenip tükenmediğini anlamak için sakın ola diliniz ile kontrol etmeyin. Yalamayın. Akmış ve oksitlenmiş pilleri çıplak elle tutmayın, dokunmayın. Sakın ola onları ısıtmayın, ateşe atmayın. Akarsuya, doğaya, çöpe, denize, göle, kanalizasyona pil atmayın.Nikel ve kadminyum pilleri ise almayın, tüketmeyin. Evde ve işyerlerinizde atık pilleri boşu boşuna saklamayın. Uzu süre pili elinizde tutmayın. Evsel atıklarınızdan çöplerden ayrı toplayın” dedi.
Belediyeler ve yerel yönetimler atık pil kutuları oluşturmalı
Göktaş, “çok hızlı bir şekilde özellikle Belediyeler ve yerel yönetimler yurdumuzun her yöresinde atık pillerin toplanması için özel yapılmış atık pil kutuları koymalıdır. Kişisel gayret ve çabalar boşa çıkmamalıdır. Toplumsal bilinç için yerel yönetimlerin bir an evvel hızla harekete geçip bu çalışmalara sahip çıkması gerekir” dedi.
Atık piller
Göktaş, “atık pil deyince ilk akla gelen ise Radyo çalar pilleri, klem pil, düğme pili, telefon pili, diz üstü bilgisayar pili, klima pili, cep telefonu pili, kablosuz ev aletleri pilleri gelmektedir” dedi.