Sefaköy Kültür ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen söyleşide psikologlar, dikkat eksikliği ve hiperaktivitenin belirtileri ve çocuk, ergenler ve erişkinlerdeki yansımalarından söz ederek tavsiyelerde bulundu.
Hiperaktiviteyi bireyin yaşına ve gelişim düzeyine yönelik aşırı hareketlilik olarak nitelendiren Psikolog Simla Metiner, çocuklarda bu durumun 7 yaşından önce fark edildiğini anlattı. Hiperaktivitenin daha çok erkeklerde görüldüğünü anlatan Metiner, şöyle konuştu: "Erişkinlerde görülme oranı yüzde 4'tür. Çocuğunuz aşırı koşan, tırmanan, çok konuşan, sınıfta sırasını terk eden, başladığı işi bitiremeyen, grupla hareket edemeyen, eşyalarını sık kaybeden, sırasını bekleyemeyen, başkalarının sözünü kesen bir çocuksa bu durum hiperaktivite ve dikkat eksikliğini düşündürmelidir."
"ANNE KARNINDA BAŞLIYOR"
Genç yaşta hamilelik, nörolojik etkenler, hamilelik sırasında ilaç, sigara ve alkol kullanımı ve strese maruz kalmanın doğrudan hiperaktiviteyi ortaya çıkarabilecek etkenler olarak sıralayan Simla Metiner, hiperaktivitenin anne karnında başladığını ifade etti. Bebeklerde görülen huzursuzluk, uyku sorunları ve kolik sancılarında hiperaktivite belirtisi olduğuna dikkat çeken Metiner, bu gruptaki çocukların oyuncaklardan çabuk bıktığını ve anneden ayrılma konusunda da sıkıntılar yaşadığını dile getirdi.
"ONUN DÜNYASINDA NELER OLUYOR"
Psikolog Duhan Günay ise, yetişkinlerde dikkat eksikliği ve hiperaktivitenin en belirgin özelliklerini; depresyon, kaygı ve sinirlilik hissi, öfke patlamaları, yaptıklarından tatmin olmama ve hobi alanlarını sürekli değiştirme olarak sıraladı. Günay, hiperaktivite ve dikkat eksikliği tanısı konan çocuklara anlayışlı olunması gerektiğine dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Ebeveyn olarak davranışlara takılıp kalıyoruz. Ancak çocuğumuzun dünyasında neler oluyor bunu da düşünmemiz gerekiyor. Çocuklar kendilerinin farkında değil, duygularının hiç değil. Çocuğun kendi dünyasını kontrol etmesi zor."
Psikologlar, hiperaktivite ve dikkat eksikliğinin tedavisinde gerektiğinde ilaç kullanılmasının bir zararı olmadığını sözlerine ekledi.