Berlin'de 17 Juni Caddesi üzerinde, ''Tiergarten'' adlı metro durağından ''Siegessaeule'' adı verilen Zafer Anıtına kadar yapılan yürüyüşte, ''Ne ABD, ne AB, tam bağımsız Türkiye'' ve ''Türkiye laiktir, laik kalacak'' şeklinde sloganlar atıldı.
Yürüyüş sırasında, Hamburg'lu ressam Ahmet Dilek'in hazırladığı ''Cumhuriyet'in ayak izleri'' adlı, siyah boyalı bir şeridin üzerinden geçilerek miting alanına gidildi. Miting alanında önce 10. Yıl Marşı'nı söylendi, şehitler anısına bir dakikalık saygı duruşundan sonra İstiklal Marşı okundu.
''Siegessaeule''nin önünde düzenlenen mitingde konuşan Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Alpaslan Işıklı, Tandoğan'da başlayan ''şahlanışı'' Duisburg ve son olarak da Berlin'de düzenleyerek yeni bir aşamaya geldiklerini söyledi.
''Cumhuriyetimiz sadece bizim için anlam taşımıyor, tüm dünya için derin bir anlamı var'' diyen Işıklı, UNESCO'nun Atatürk Yılı ilan ettiğini hatırlatarak, bunun, Atatürk'ün sadece sömürgeciliğe karşı mücadele etmesinden dolayı değil, ırk ve din ayrımı yapmadan tüm insanlarla barış içinde yaşama çabasından dolayı da yapıldığını belirtti.
Atatürk'ün, Kurtuluş Savaşı'nın sadece Türkler için değil, tüm mazlum halklar için olduğunu söylediğine işaret eden Işıklı, ''Cumhuriyet mitingleri de bu anlamda tüm insanlığın kaderini ilgilendirmekte. Cumhuriyet'e yönelik saldırılar oldu ki, biz bunlara karşı şahlanıyoruz'' diye konuştu.
AB ülkelerinin Türkiye'yi AB'ye almak gibi bir niyetleri olmadığını, bu nedenle açık sözlü davrandığı için Almanya Başbakanı Angela Merkel'e sempati duyduğunu söyleyen Işıklı, ''Bizi AB'nin bekleme odasına hapsettiler. Bunu neden yaptılar. Çünkü biz mazlum halkların ayaklanmasına öncülük ettik'' dedi.
Bazı çevrelerin demokrat olabilmek için Atatürk'ten uzaklaşılmasını savunduklarını kaydeden Işıklı, Atatürk'ün zamanında, hiçbir ülkede olmadığı kadar demokratik bir rejim kurduğunu ifade etti. Işıklı, Atatürk'ün demokrasinin gerekliliklerini yerine getirdiğini ve her şeyden önemlisi ülkeye bağımsızlık verdiğini ifade etti.
Türkiye'nin içten ve dıştan planlı bir şekilde bölünmeye çalışıldığını savunan Işıklı, emperyalist ülkelerin, sosyal adaleti savunan herkese karşı mücadele ettiklerini, din istismarının ve gericiliğin ardında da emperyalizmin olduğunu söyledi.
AADDB Genel Başkanı Abdullah Coşkun da, konuşmasında, ''Berlin'den de Türkiye'ye sahip çıktıklarını tüm dünyaya haykırmak istediklerini'' belirterek, ''Bize uzanan elleri kıracağız. Atatürk'te ve 6 okta birleşelim, AB'de değil'' diye konuştu.
Türkiye'nin planlı bir şekilde bölünme tehdidi altında olduğunu savunan Coşkun, ABD'yi de Irak politikasından dolayı eleştirdi.
Berlin Atatürkçü Düşünce Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Olcay Başeğilmez ise Türkiye'nin tarihi bir dönüm noktasından geçtiğini belirterek, ''Temel değerlerimize yönelik tehditler bizi bu aşamaya getirdi'' dedi.
Türkiye'nin komşu ülkelerinde yabancı asker bulundurulmasını da kınayan Başeğilmez, ''Biz Akdeniz'in bir barış denizi olmasını istiyoruz'' diye konuştu.
Başeğilmez, Merkel'in ve Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin ''ayrımcı politikalarını'' da kınadıklarını sözlerine ekledi.
Berlin'deki Türk dernekleri adına konuşan Rıza Şahin de, ''Uyuyan devin şimdi uyandığı 22 Temmuzda belli olacak. Özelleştirme adına ülke satıldı. Şimdi ayağa kalkma zamanı'' diye konuştu.
Miting çerçevesinde daha sonra Türküler okundu.
AA