Hrant Dink davası öncesinde, avukat Fethiye Çetin önemli iddialar gündeme getirdi. Çetin iddianamenin hukuki vasıflandırmasının doğru olmasına karşın, eksiklikleri ve hataları olduğunu belirtirken, hazırlık soruşturması sırasında da birçok delilin yok olduğunu söyledi.
Haberin devamı
19 Ocak’ta öldürülen Dink’in, pazartesi günü (2 Temmuz) başlayacak davasına Dink ailesinin avukatı olarak katılacak olan Fethiye Çetin düzenlediği basın toplantısında, cinayetin çok iyi organize edilmiş bir yapı tarafından işlendiğini savundu.
2 Temmuz’da sessiz eylem
Fethiye Çetin, “Hazırlık soruşturması, sadece Pelitli beldesine takılıp kaldığı için bu organize yapıyı ortaya çıkarmakta eksik kalınmıştır” dedi. Hazırlık soruşturmasına “gizlilik” kaydı alınarak, müdahil tarafın soruşturmaya katkısının engellendiğini söyleyen Çetin, bu süreçte birçok delilin de yok olduğunu iddia etti.
Çetin, eski Trabzon İl Jandarma Komutanı Ali Öz’ün de aralarında bulunduğu 4 görevlinin, olayda ihmali bulundukları iddiasıyla yargılanmaları yönündeki başvurularının Bölge İdare Mahkemesi’nce reddedildiğini kaydetti.
İNSAN HAKLARI İZLEME ÖRGÜTÜ: ENDİŞELİYİZ
İnsan Hakları İzleme Örgütü de yaptığı yazılı açıklamada, dava sırasında ortaya konulacak delillerin, güvenlik güçlerinin cinayetle bağlantılı olma ihtimaline dair ciddi soru işaretleri yaratabileceğini bildirdi.
Açıklamada, bazı Türk yetkililerinin olası önyargı içeren ve Dink cinayeti davasında tarafsız davranabileceklerine dair sorular uyandıran açıklamaları ve tutumlarından derin endişe duyulduğu belirtildi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, TCK’nın 301. maddesi ve ifade özgürlüğünü kısıtlayan diğer yasaların iptali için Türk yetkililerine defalarca çağrıda bulunduğunu hatırlatarak, barışçıl ifadeleri nedeniyle yargılanmakta olan tüm gazeteci, yazar ve yazı işleri müdürlerine yönelik tüm suçlamaların düşürülmesi gerektiğini kaydetti.
NTV