BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun, insanlığın geleceği için tüm liderlere iklim değişikliği konusunda acil olarak harekete geçmeleri çağrısında bulundu.
Kuzey kutbu bölgesinde Norveç'in denetimindeki adaları ziyaret eden Ban, şimdiki iklim politikalarının sürdürülmesinde ısrarlı olunursa 30 yıl içinde kutuplarda hiç buz kalmayacağını söyledi.
Aralık ayında Kopenhag'da yapılacak olan ve sera gazının sınırlandırılmasıyla ilgili kapsamlı anlaşmanın ele alınacağı BM zirvesine desteği artırmayı amaçlayan Ban'a göre, zirvede görüşülecek anlaşma 2012'de sona erecek olan Kyoto Protokolu'nun devamı olma niteliği taşıyacak.
Ban, gazetecilere yaptığı açıklamada, Kopenhag'da dünyanın dikkatini acil olarak harekete geçilmesi konusuna çekmeye çalışacağını belirterek, daha fazla vakit kaybedilmemesi gerektiğini vurguladı.
Gezegenin ve insanlığın geleceği için liderlerin küresel çapta kapsamlı, adil ve dengeli bir anlaşmada uzlaşmasını istediğini ifade eden Ban, Kuzey Kutbu'nun dünyanın başka yerlerindeki buzullara kıyasla daha çabuk kaybolmakta olduğuna işaret ederek, 'beyaz kalkan' olarak tanımladığı buzulların bölgenin fazla güneş enerjisi almayı engellemesi açısından büyük önem taşıdığını kaydetti.
Kophenag görüşmelerinde iklim değişikliğinin sürdürülebilir düzeyde kalması için gaz emisyonlarının güçlü bir şekilde sınırlandırılması üzerinde anlaşmaya varılması, gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere gaz emisyonunun azaltılmasını sağlayacak teknolojinin transfer mekanizması ele alınacak.
Bilim insanları, ''yansıtıcı beyaz kalkan'' olarak ifade edilen Kuzey Buz Denizi'ndeki buzulların erimesi durumunda güneş enerjisinin bölgedeki su kütlesini daha fazla etkileyeceği ve bunun da iklim değişikliğini hızlandıracağı öngörüsünde bulunuyor.
Norveç'teki Dünyanın Dostları adlı çevreci grubun lideri Lars Haltbrekker, kutup buzlarının dünyanın soğutucusu olduğunu, çok fazla ısının buzlardan yansıtıldığını ve dünyanın bu sayede soğuk kalabildiğini belirtti.
Baltbrekker, bazı bilim adamlarının buzulların erimesi konusunda artık tepe noktasında olunduğunu öne sürdüğünü belirterek, bu düşünceye göre şimdiye kadar insan eliyle atmosfere bırakılan gazların 2050 itibarıyla Kuzey Kutbu'ndaki buzları eritmeye yeteceğini dile getirdi.