İstanbul'da depreme hazırlık için 1 milyar TL harcandı.

İstanbul'da büyük bir deprem olduğunda İstanbul kıyılarında oluşacak tsunaminin yüksekliği 5 metre olacak.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 17 Ağustos 1999'da meydana gelen Marmara depreminin ardından kenti depreme karşı hazırlamak için başlattığı çalışmalar kapsamında bugüne kadar 1 milyar 19 milyon TL harcadı.

Kenti deprem riskine hazırlamak için yapılan çalışmalar kapsamında, deprem dönüşümü için 439,39 milyon TL, itfaiye araçları için 230 milyon TL, Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM) için 54 milyon TL, Avrupa ve Anadolu yakası mikrobölgeleme rapor ve haritaları, deprem tehlike ve tsunami tehlike haritaları için 52 milyon TL, acil durum haberleşmesi için 14,6 milyon TL ve diğer çalışmalarla birlikte toplam 1 milyar 19 milyon TL harcama yapıldı.

Çalışmalar kapsamında bina güçlendirme, scada projesi, doğalgaz kesme cihazları, heyelan ve faylar, yer mühendislik veri tabanı ve zemin sınıflama çalışmaları, yer hareketini algılayan cihazlar, sismoloji çalışmaları, deprem hasar tespit yazılımı, gaz kesme vanaları, bina tarama ve kentsel dönüşüm çalışmaları gerçekleştirildi.

İstanbul'un 2 yakasında birer afet deposu oluşturuldu. 2 bin 500 adet acil sağlık seti hazırlandı. Sokaklara 4 bin 450 yangın musluğu konuldu, günde 20 bin kişiye 2 çeşit yemek verebilecek seyyar mutfak, günde 250 bin kişiye yemek çıkabilecek lojistik merkez oluşturuldu. Ayrıca doğalgaz kesildiğinde LPG ile 1 hafta çalışabilecek 3 büyük ekmek üretim tesisi kuruldu.
 
71 HELİKOPTER PİSTİ YAPILDI
 
Çalışmalar kapsamında bugüne kadar 71 helikopter pisti yapıldı, feribotların yüzer hastane olarak hizmet vermesi planlandı, ayrıca seyyar hastane kurulması çalışmaları da sürdürülüyor.

Ayrıca Türkiye'de bir ilk olan ve 6 bin metrekare olacak doğal afet eğitim parkının temeli de atılacak. Toplam maliyeti 35 milyon TL olacak parkta 200 kişilik planeteryum, ilk yardım deneyim bölümü, duman deneyim odası, yangın söndürme deneyim bölümü ve 3 boyutlu görüntü bölümü olacak.
İl genelinde 1/1000 ve 1/5000 ölçekli faydan sıvılaşmaya, su baskınından zemin sınıflamasına kadar 15 farklı harita hazırlandı. Yangın risk haritası, tsunami tehlike haritası tamamlandı.
 
TSUNAMİ TEHLİKE HARİTASI
 
En kötü deprem senaryosuna göre Marmara depreminin tetikleyeceği denizaltındaki heyelanların hareketine bağlı olarak yapılan modelleme çalışmasına göre İstanbul kıyılarında oluşması olası en büyük dalga yüksekliği 5,56 metre, en yüksek dalganın ulaşacağı kıyı bandı İstanbul'un doğusu ve kıyıya paralel olarak 10 kilometrelik kıyı çizgisi olarak tespit edildi.

Tsunami dalgasının kıyılara erişme zamanı 8 dakika, kıyılarda ilerleme mesafesi ise 150 metreden az olarak hesaplandı. Bina taramaları kapsamında Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) çalışmasıyla öncelikli olarak belirlenen Avcılar, Küçükçekmece, Fatih, Fatih ile birleştirilen Eminönü, Bakırköy, Bayrampaşa, Adalar, Beyoğlu, Zeytinburnu ve Bahçelievler olmak üzere 10 riskli ilçede bina taraması yapılarak deprem dönüşümüne esas teşkil edecek veri toplama çalışması başlatıldı.
 
6 İLÇEDEKİ BİNA TARAMA SONUÇLARI
 
Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ve Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) öğretim üyelerinin önerisiyle belirlenen yöntemle kademeli bir değerlendirmeye tabi tutulan bina taramaları 6 ilçede tamamlandı.

Binanın kesin sağlam ya da kesin çürük olduğu bilgisini vermeyen çalışmaya göre, 6 ilçede toplam 146 bin 987 binadan 42 bin 500'ünün riskli olduğu tespit edildi.
 
EN RİSKLİ BİNALAR GÜNGÖREN VE BAHÇELİEVLER'DE
 
Çalışmada 9 bin 538 binadan 7 bin 300'ü (yüzde 77) riskli tespit edilen Güngören ilçesi en riskli ilçe çıkarken, 20 bin 424 binadan 15 bini (yüzde 73) riskli olarak tespit edilen Bahçelievler ise ikinci yüksek riskli ilçe oldu.

Tarama çalışması yapılan ilçeler arasında risk sıralamasında 19 bin 973 binadan 6 bin 150'si (yüzde 31) riskli tespit edilen Bayrampaşa üçüncü, 53 bin 138 binanın 9 bini (yüzde 17) riskli tespit edilen Küçükçekmece dördüncü, 16 bin 30 binadan 2 bin 300'ü (yüzde 14) riskli tespit edilen Zeytinburnu beşinci, 27 bin 884 binadan 2 bin 750'si (yüzde 10) riskli görülen Fatih ise altıncı sırada yer aldı.
Tarama çalışmaları önümüzdeki dönemde Esenler, Bağcılar, Beyoğlu ve Fatih ile birleştirilen Eminönü'nde yapılacak.

UYDU HABERLEŞME ŞEBEKESİ KURULDU

 İstanbul Büyükşehir Belediyesi, afet anında acil durum haberleşmesi için 14.6 milyon TL harcayarak 9 olan deprem izleme ve kayıt istasyon sayısını 18'e çıkardı. Başbakanlık, valilik, belediye birimleri ve Kandilli Rasathanesi arasında 119 telefonlu uydu haberleşme şebekesi kurdu ve haberleşmenin yedekliğini sağlamak için de 195 kilometrelik fiber optik ağı oluşturdu.
Bu kapsamda telsiz sistemi modernize edildi, yeni telsiz röle istasyonlarıyla Silivri'den Şile'ye kadar kentin her yeri kapsama alanına alındı. Ayrıca elektrik kesintisine karşı gerekli donanımlar tamamlandı.
 
DÜNYA BANKASI KREDİSİ
 
Deprem hazırlıkları için Dünya Bankasından alınan 322 milyon 150 bin dolar krediden 26 milyon 549 bin doları itfaiye araç alımına, 71 milyon 904 bin doları köprü ve viyadük güçlendirmesine, 40 milyon doları da mikrobölgeleme haritalarına olmak üzere toplam 138 milyon 453 bin dolar harcandı.
 
KORKUTAN PANEL
 
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İstanbul İl Koordinasyon Kurulu tarafından İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İşletme Fakültesi'nde "1999-2010 İstanbul ve Deprem" konulu panel düzenlendi.
 
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe, 17 Ağustos depreminde resmi rakamlara göre 20 bin, gayri resmi rakamlara göre de 40-50 bin insanın toprağa gömüldüğünü belirterek, ayrıca yapıların sadece depremle değil, durup dururken de yıkıldığının altını çizdi. 
 
YÜZDE 1'İNDE BİLE GÜÇLENDİRME YOK
Gökçe, "1999'dan bu yana 11 yıl geçmiş olmasına karşın bugüne kadar içinde bulunduğumuz yapıların yüzde 1'inin bile güçlendirilmemiş olması ciddi bir problem olarak karşımızda duruyor. 2007 yılında yürürlüğe girmiş olan Deprem Yönetmeliği beton sınıfının asgari 20 megapascal mertebesinde olmasını öngörür. Ama bizim yapmış olduğumuz çalışmalar İstanbul'da bulunan beton sınıfının ancak 8'ler mertebesinde olduğunu ortaya koyuyor. Buradan hareketle diyoruz ki, İstanbul'da bulunan yapılarımızın deprem güvenlikleri yok. Ayrıca ülkemizde bulunan yapıların da yüzde 70'inin iskanının, yüzde 37'sinin de inşaata başlama ruhsatının olmadığını ifade etmem gerekiyor" dedi.
 
OKULLAR VE HASTANELER BÜYÜK RİSK
1999 yılında İstanbul'da varolan yapı stokunun deprem güvenliği ne ise, bugünkü deprem güvenliğinin de o olduğunu kaydeden Gökçe, "2 bin mertebesinde deprem güvenliği olmayan okulumuz var İstanbul'da. Bu okulların 500'ü sadece güçlendirildi veya yıkılarak yeniden yapıldı. Yaklaşık 600'e yakın hastane binası var İstanbul'da. 99 depreminden 11 yıl geçmiş olmasına rağmen sadece 3 tane hastanenin güçlendirildiğini ifade edersem, kamu yapılarımız açısından da, içerisinde oturduğumuz yapılar açısından da hiçbir şey yapılmadığını ifade etmek abartılı bir değerlendirme olmaz" diye konuştu. 
 
Gökçe, olası bir depreme ilişkin ise kaydetti: "İstanbul'da 70 bin mertebesinde can kaybı olacağını ifade etmem gerekiyor. 2000 yılındaki risk ne ise, bugünkü risk de aynıdır. Yaklaşık 70 bin ve üzeri can kaybı olabilceği, 150-250 bin yapımızın önemli ölçüde hasar göreceği, 250 bin insanımızın yaralanacağı söylenebilir."
 
Gökçe, olası bir deprem gözönüne alındığında özellikle İstanbul'daki boş alanların önem arz ettiğine dikkat çekerek, bu boş alanlara imar tadilatlarıyla yeni inşaatların yapılmaması gerektiğini vurguladı.
 
'AKLISELİM HİÇBİR İNSAN 3. KÖPRÜYÜ KULLANMAZ'
TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman ise, "Bir ekonomik krizden sonra Türkiye ekonomisinin bu krizden teğet geçtiğini söyleyenler, bugün 3. köprüyü yapmak isteyenler. Çünkü şunu çok iyi biliyorlar ki, 3. köprüyle birlikte 3. köprünün yaratacağı yerleşim alanlarıyla birlikte Türkiye ekonomisi için çok büyük bir kentsel rant ortaya çıkacak ve bu kentsel rantların paylaşımı ekonomiyi ayakta tutacak. 3. köprü İstanbul'un kullanımından çok uzak bir bir köprü ve köprü güzergahı. Hiçbir aklıselim insan 30 kilometre yukarı çıkıp 30 kilometre aşağıya inerek karşı tarafa geçmez" diye konuştu.
 
Panelde konuşan TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Deniz İncedayı ise, deprem konusunun hayati önem taşıdığına işaret ederek, konunun birçok meslek alanının ortak kesişim konusu olduğunu söyledi.


İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri

Yükseltilmiş Zeminler: Modern Yapılarda Fonksiyonellik ve Estetik Çözüm
Zor Zamanlarda Okunacak Dualar ve 1 Saatte Geri Getirme Duası
Ankara Psikolojik Danışmanlık Merkezi Hangi Alanlarda Hizmet Veriyor
Afyon Tel Örgü, Afyon Panel Çit ve Afyon Beton Direk: Altyapı Güvenliğinde Yenilikçi Yaklaşımlar
Kayseri’de Yangın Güvenliği ve Yangın Söndürme Sistemleri