Bilimadamları bir tür bakteriyi başka bir tür bakteriye dönüştürerek suni yaşamı bir adım daha yaklaştırdı.
1816 yılında yazar Mary W. Shelley'nin kaleme aldığı trajik öykü iki yüz yıla yakın bir süredir haksız bir tanımla bir korku klasiği olarak tanımlanıyor. Kuşaktan kuşağa bir korku klasiği olarak sunulan Frankenstein aslında hazin bir bilimkurgu öyküsüdür. Yazar Mary Shelley bu romanı kaleme alarak Yaratılışın dışında bir hayat oluşturmanının peşinde koşan bilim adamlarının çabalarına olumsuz bakan bir eleştiri hayata geçiriyordu.
Romanın kaleme alınmasından tam 189 yıl sonra bu tartışma bir kez daha gündeme geliyor. CNN Türk Muhabiri Metin Güneş'in imzasını taşıyan habere göre Uzmanlar bir bakteri hücresinin genetik yapısını farklı bir bakteriyle baştan aşağı değiştirmeyi başardı. Bu buluş bilimadamları tarafından suni organizma yaratmaya bir adım daha yaklaşmak olarak nitelendirilirken, aynı zamanda insanların "tanrı rolü oynamaları" konusunda da endişelere neden oluyor.
Bu gelişmenin biyolojik silah yapımında değerlendirilmesinden korkuluyor.
CNN sitesinde yer alan habere göre; bu yeni bilimsel adım, tamamen yeni bir genetik yapıya sahip yeni bir türün meydana gelmesine yol açtı.
Hiç yoktan yaşayan hücre üretmek tüm genlerin değişime uğratılmasını gerektiriyor.
Bu ilk kez J. Craig Venter Enstitütüsü'ndeki bir grup ABD'li bilimadamı tarafından başarıldı.
Bilimadamları keçilerde görülen iki tür mikrop üzerinde yaptıkları deneylerde iki ayrı bakterinin birer kromozomunu karıştırdıklarında bakterinin tamamen farklı bir DNA yapısına sahip olduğunu belirledi.