Uzun yıllar, yalnızca Galatasaray maçlarına değil, Türk futbolunun tarihi zaferlerine ev sahipliği yapmıştı...
Ali Sami Yen Stadı Türk sporunda ‘Aslan payı’nın sahibi” dir.
Sayısız zaferlerin yanında hüsranlara da ev sahipliği yapan, şehrin tam orta yerinde olması nedeniyle maç oynanmadığı anlarda da hayatın içinde yer alan stadyum gelişen Mecidiyeköy’e veda etti.
Orta yaşı geride bırakan İstanbullular, gelişen yerleri gördüğünde “Buralar dutluktu eskiden” derler. Gençler de günün birinde Mecidiyeköy’den geçerken, “Türk futbol tarihinin önemli kısmının yazıldığı stat buradaydı” diyerek anılarını canlandıracaklar.
Kolay olmayacak unutmak, elbet üzüleceğiz, mutlaka bir iz bırakacak... Yeni zaferler, tarihi günler yaşamak için yeni stadyum Arena’ya giderken, Ali Sami Yen’in ruhunu saygıyla anacağız.
Edebiyatçı Şemsettin Sami’nin oğlu olarak 20 Mayıs 1886’da İstanbul`da doğan Ali Sami Yen, Galatasaray Lisesi’nde okudu ve futbol oynadı. 1905 yılında ‘Lise’den arkadaşlarıyla Galatasaray Kulübü’nü kurma kararını alıp bir numaralı kurucu üyesi olurken, toplam 14 yıl Sarı-Kırmızılı camiaya başkanlık etti. Mili Takımın Romanya ile oynadığı ilk maçta takımın başında yer alarak ‘Hilal-i Ahmer’in (Günümüzün Kızılay’ı) ilk teknik direktörü de oldu. Ali Sami Yen, 1951’de vefat etti.
Yapımı sancılıydı Galatasaray’ın tarihinin en önemli başarılarına imza attığı Ali Sami Yen Stadı’nın yapım süreci de sancılı geçti. 1936’da ilk kazması vurulan stadyumda, yapım 1964’e kadar sürdü. ‘Aslan’ın, yeni evinin yapım sürecine bakınca da böyle çileli bir yolla nihayet stadına kavuştuğunu görüyoruz. Yapımda tekerrür eden tarih, umarız başarı kısmında da aynı yolu izler ve yine mutlu günlere tanık oluruz.