Haber: Özkan Altıntaş- Fotoğraf: Bora Özgen
TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy TGRT’de Mehmet Soysal’lın “Başbaşa” adlı programında TÜRSAB Başkanlığını bırakacağını tekrar ederek “Köşemize çekiliyoruz. Görevimizin son noktasına geldik. Yerimizi yetiştirdiklerimize bırakalım dedik” şeklinde konuştu.
Mehmet Soysal’ın “Tekrar başkan adayı olabilir misiniz? TÜRSAB başkanlığını bırakmaya kararlı mısınız?” şeklindeki sorusuna ise; “Biz görev adamıyız” şeklinde bir cevapla açık kapı bırakırken “Camia ne derse o olur. Biz görev adamıyız. Çok mutlu başkan oldum. Çok zahmet çektim. Sektörün büyük desteğini aldım. Ama göreviminin son noktasına geldim” dedi.
ATİLLA KOÇ, KOÇ GİBİ BAKAN
Başaran Ulusoy konuşmasının bir çok bölümünde Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç ile bakanlığın yaptığı çalışmaları överek, “Ben siyasetçi değilim. Ama Atilla Koç soyadı gibi koç bir bakandır. Tanıtımda ve yaptığı işlerde başarılı olmuştur” dedi. Ayrıca İşletmeler Genel Müdürlüğü’nün başarılı planlamalar yaptığını söyledi.
TÜRSAB başkanı Başaran Ulusoy “Tek vücut olacak bir Türkiye özlemi içindeyiz” diylerek noktaladığı yaklaşık bir saat süren programda TÜRSAB’ın yaptıklarını, yapılması gerekenleri ve Türk turizmini tüm yönleriyle konuştu.
ATİLLA KOÇ SOYADI GİBİ KOÇ’TUR
İstanbul’un önemli bir kongre şehri olduğunu ve dünyanın İstanbul’a kongre için güvenli bir kent olduğu için geldini söyleyen Başaran Ulusoy şöyle devam etti:
“ İstanbul cazibe merkezi haline geldi. İstanbul moda değil markadır. Moda geçicidir, ancak markadan vazgeçilmez. İstanbul bir markadır. İstanbul’da Sütlüce, Feshane, Ayazağa gibi yeni kongre merkezleri hayata geçiriliyor İstanbul 30 binlik kongre merkezine kavuşmuştur. Yaptığı çalışmalarla Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, turizmde soyadı gibi olmuştur. Ben siyasetçi değilim ama öyle olmuştur.
Bakan sayesinde İstanbul uluslararası turizmin kongre merkezi olmuştur.
Sayın bakanımızın dediği gibi TÜRSAB Türkiye’nin dünyaya açılan penceresidir. Yapılan çalışmalarla Türkiye’ye 2020 yılında 40 bin turist gelecektir. Benim ülkemi görmemek kayıptır, bilmemek ayıptır.İnanç Turizmi Kongresi’ne de yapacağız.
Türkiye’de herşey büyüdü.”
BAKAN ATİLLA KOÇ TANITIMDA BAŞARILI OLMUŞTUR
Başaran Ulusoy Türkiye’nin tanıtımı için TÜRSAB’ın göreve hazır olduğunu belirterek tanıtma konusunda ise şunları anlattı:
“TÜRSAB sektörün tanıtımının en önemli neferidir. Dünyaya kültürümüzü ve turizmimizi anlatmaya çalışıyoruz. Ancak TÜRSAB olarak aramızda 300 milyon dolar toplayalım ve bir köşeye koyalım. Türkiye’nin tanıtımını Kültür ve Turizm bakanlığı ile birlikte tek elden birlikte yapalım dedik. Şayet başaramazsak koydumğuz 300 milyon doları bakanlığa bırakacaktık. Tanıtımı beraber yapalım diyoruz. Ancak sayın bakan Atilla Koç tanıtımda da başarılı olmuştur.
TANITIM İÇİN BENİM ASKERLERİM HAZIRDIR
TÜRSAB olarak Hollywood’u ve dünya sinemasını Türkiye’nin tanıtımı için kullanmaya hazırız. Benim askerlerim hazırdır. Ancak hükümetin gerekli altyapıyı hazırlaması gerekiyor. İstanbul’un 2 opera binası olsa operada Avusturya’dan daha iyi oluruz. Turizm çeşitliliğini sunabilmek için konaklama tesislerine ihtiyacımız vardır. Altyapıyı devlet, üstyapıyı biz yapalım. Kültür Başkentini projelendiriyoruz ve herşeyimiz hazırdır. 2023 projesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı çok iyi bir çalışma yaptı. İşletmeler Genel Müdürlüğü güzel bir çalışma yaptı. Kış sporlarını yaylalara bölgelere ayırdı.”
İSPANYA’NIN TANITIM MODELİNİ ÖRNEK ALMALIYIZ
Başaran Ulusoy, turizm tanıtımında en başarılı ülkenin İspanya olduğunu belirterek şöyle devam etti:
”İspanya bölgelerde markalar yarattı. Türkiye’de bölge bazında markalar yaratmalıdır. İspanya’de çevre bilinci gelişti. İspanya’dan ders almalıyız, İspanya’yı örnek almamalıyız. Çünkü İspanya’da olmayan çok şey Türkiye’de var.
Bunları yapmamamız için hiçbir neden yoktur. TÜRSAB olarak Ar-Ge’yi çok iyi kullanıyoruz. Eğitim çalışmalarına önem veriyoruz. Teknolojnin en son imkanlarını kullanmak için çalışma içindeyiz. Türkiye’nin havada genç bir filosu vardır.Karadaki araçların yaş ortalaması 4, rent a car’da 2.5 yıldır. Otellerin yaş ortalaması ise 7-8 yıldır. Bu durumda turizmde rakiplerimiz bize yetişemez. Ama turizm pazarından hakettiğimizi alamıyoruz.”
TURİST İSTANBUL’DA 10 GÜN KALMALIDIR.
210 yılında kültürü başykenti olan İstanul için çalışmalar yaptıklarını sözlerine ekleyen Başaran Ulusoy “Yeni yol haritamızda Boğaziçi’ni kullanmayı planlıyoruz. İstanbul’da denize girecek yer lazım. Eğlence mekanları gerekli. İstanbul’a gelen turisti 2.8 gün ağırlyabiliyorsunuz. Bu süre 10 gün olmalıdır. Turisti daha uzun süre konaklatacak şartları oluşturmamız lazımdır” dedi.
HAC KONTENJANI ARTIRILMALIDIR
Başaran Ulusoy, haç turizmi için Diyanet ile birlikte çalıştıklarını ve Türkiye’ye verilen kontenjanın yeterli olmadığını belirterek şunları söyledi:
“En büyük görev Suudi Arabistan’a düşüyor. Türkiye’de insanların satınalma gücü yükselince dini görevlerini yerine getirme eğilimi doğdu. Suudi Arabistan Türkiye nüfusunun yüzde 1’i kontenjan veriyor. Başbakan, Dışışleri Bakanlığı rica etmeli ve bu sayıyı artırmalıdır. 2007’de Türkiye’ye 600 bin kişilik kontenjan verildi. Ancak şu ana kadar yapılan başvuru 700 bin kişidir.”
SEKTÖR İÇİN THY’NA YALVARIYORUM
TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy yaptığı açıklamaların THY çalışanları tarafından yanlış anlaşıldığını, grevi haksız yere yaptıkları şeklinde bir söylemi olmadğını belirterek, “Ben grevin Türkiye’yi nasıl olumsuz etkileyeceğini ortaya koyuyorum. Grevin taraflarının haklı veya haksız oldklarını söylemek benim haddim değildir. THY büyüdüğü zaman özel havayolları büyüyor. Tarafları sağduyuya davet ediyor ve sektör için yalvarıyorum. THY bölgeyi ve komşuları besliyor. Onlar da zarar görecektir.THY bir çok havayolunun tevzii noktası haline geldi” dedi.
KONGRELER YAPILACAK
Ulusoy İstanbul için ise şunları söyledi: “2010 yılına kadar turizmde önümüze nelerin geleceğini bilemezsiniz. Ancak İstanbul’un Kültür Başkenti olarak ilan edildiği 2010’da İstanbul’a 5 yıl içinde30-40 tane 5 yıldızlı otel ve 40 bin yatak lazımdır. Ayrıca 30 tane uçak gerekiyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Valiliği ve 2010 komitesi ile beraber çalışarak turizmin yol haritasını çıkardık. Şimdi uygulamak kalıyor.
2009 yılında IMP ve Su Kongresi’ne hazırlanıyoruz ve dünya İstanbul’u konuşacaktır. 14 Şubat 2002’de küresel ısınmanın geleceği konusunda uyarıda bulunmuştum. Karadenizde enerji politikalarının geliştirilmesi, barajların yapılmasını, toprağın erezyondan korunmasını söylemiştim. Ancak tedbir almadan bugünlere geldik. Suya inşallah çare bulurlar. Türkiye’de korunabilir alanlar yüzde 12, dünyada ise yüzde 12’dir. Su dünyanın problemidir. Su Kongresi’nde bunlar ortaya konulacak ve dünyada Türkiye konuşulacaktır.
2005’İ YAKALAMA UMUDUMUZ VAR
Ulusoy, konuşmasında turizmde hizmet çıtasını yukarı çekmeye çalıştıklarını belirterek şunları anlattı:
“ 2007’de 2006’dan iyiyiz ve 2005’i yakalama umudumuz var. 2005’te 21 milyar dolardı. 20020’de 50 milyon turist ile 40 milyar doları yakalamak istiyoruz.
HÜKÜMETTİN TEŞVİK İSTEMİYORUZ
Biz hükümettin teşvik değil, rekabet ettiğimiz ülkelerle aynı şartların oluşturulmasını istiyoruz. KDV’nin yüzde 8, ÖTV’nin yüzde 5 olmasını istiyoruz. Gemicilikte, otelcilikte taşımacılıkta rakiplerimizle aynı şartlarda mücadele edebilmeliyiz. Sektörde hala banka kredisiyle ve evini ipotek ederek çalışan arkadaşlarımız vardır. Bu şartlara rağmen Türkiye’ye yerinde ihracatla önemli bir kazanç sağlayan Turizm ayakta alkışlanması gereken sektördür.
TURİZMDE AYAKTA KALMAYA UĞRAŞIYORUZ
Turizmde 2009’un anlaşmalarını yapıyoruz ve ayakta kalmaya uğraşıyoruz. Ayakta kalmayı başarabildik. Ama hatalar yaptık. Biz hep servet sahibi olduk, Avrupalı ise sermaye sahibi oldu.”