Kriz fırsatçılığı yaplıyor' derken, TEKSİF Başkanı Irgat, 'Tekstilde kriz iki yıldır var, 200 bin kişi işsiz kaldı' dedi.
Radikal Gazetesi'nde yer alana habere göre, Türkiye’de toplam sanayi üretiminde ağustos ayında yüzde 4.1, eylülde yüzde 5.5 oranında daralma yaşanırken, özellikle tekstil sektöründen yoğun işsizlik haberleri geliyor. Peşpeşe kapanan fabrikalar dolayısıyla tekstilde iki yıl önce başlayan işsiz kaldı. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi işten çıkarmaların en çok Trakya, Bursa, Denizli, Adana, Gaziantep, Kayseri, Adıyaman ve Kahramanmaraş’ta yaşandığını belirterek, bazı işverenlerin kriz fırsatçılığı yaptığını söyledi. TİSK Başkanı Tuğrul Kudatgobilik ise imalat sanayiinde dört tezgahtan birinin boşaldığını belirtti.
OTOMOTİV KÜÇÜLÜYOR
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD), otomobil pazarında hazirandan bu yana devam eden gerilemenin, ekimde daha keskin olduğunu belirterek, geçen ay toplam pazarda yüzde 37.3, otomobil pazarında ise yüzde 39.2 azalma yaşandığını bildirdi. Açıklamada, Avrupa pazarındaki daralmanın, Türkiye ihracatı üzerindeki etkisinin ekimde başlayan sipariş iptalleriyle kendini gösterdiği, gelecek aylarda da söz konusu düşüşün artarak devam edeceğinin tahmin edildiği belirtildi.
Arka arkaya kapıtıyorlar Ağustos ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4.1 oranında azalan toplam sanayi üretimi, eylül ayında da geçen yıla göre yüzde 5.5 oranında azaldı. Ekim ayının sanayi üretiminin daha da düşmesi beklenirken, Türkiye’nin her tarafından kapanan fabrika haberleri geliyor. Sönmez Filament, Edip İplik gibi sektörün önde gelen fabrikaları da kapanma kararı aldılar. İnşaat, metal ve otomotiv sektörleri işten atmalar ya da zorunlu izne çıkarmaların en yoğun yaşandığı sektörlerin başında geliyor. Vasıfsız leri çıkartıp ucuz çıkarmalara karşı. Kriz fırsatçısı işverenleri denetlemek, önlemek hükümetin görevidir. İşsizlik Sigortasının koşulları ve yararlanma süresi iyileştirilmeli.
Nazmi Irgat (Türk-İş’e bağlı TEKSİF Sendikası Genel Başkanı): Sektörde kriz aslında iki yıldır devam ediyordu. Bizim sektörde kayıtlı çalışanlardan çok kayıt dışı çalışanlar da var. Bunları birlikte değerlendirdiğimizde iki yılda sektörde 150-200 bin kişilik istihdam daralması yaşandı. İstihdamdaki bu daralma, Uzakdoğu rekabetine karşı sektörün rekabet gücünün, düşük kur, yüksek faiz politikası nedeniyle zayıf düşmesinden kaynaklanmıştır. Bakın 23 milyar dolarlık tekstil ihracatı var ama 8.5 milyar dolarlık da ithalat var. Bunun sadece çok az bir kısmı aramalından oluşuyor. Hükümet gerekli tedbirleri zamanında almadı. Sadece TEKSİF Sendikasının üye sayısı bu süreçte on bin kişi azaldı, işten çıkarmalar dolayısıyla. Çok sayıda iplik fabrikası kapandı, bir kısmı da kapanmayıp üretimini daralttı. Sönmez Holding, Çanga Grubu, Isparta Mensucat gibi sektörün önde gelen firmaları kapattılar. Çağlar Grubunda daralma yaşadık.
Gaziantep, Adıyaman, Kahramanmaraş, Bursa, Denizli gibi illerde istihdamda ciddi daralmalar oldu. Bize dokunmaz dedikleri kriz aslında yılbaşından beri devam ediyordu, bir aydır konuşulmaya başlandı.
‘İnşaat kan ağlıyor’
Erdal Eren (Türk Müteahhitleri Birliği Başkanı): İnşaat sektöründe ciddi bir duraklama olduğunu hepimiz takip ediyoruz.
Özellikle konut sektöründe daralma var. 2006 ortalarında başlamıştı duraklama. Bunun istihdama ciddi anlamda olumsuz etkisi kaçınılmaz. İnşaat sektörü 200’e yakın alt sektörü harekete geçiren, tarım dışı istihdamda yüzde 11’e yakın payı olan bir sektör. İki yıl önce yüzde 21 oranında büyüyen inşaat ve konut sektörü şimdilerde negatif yüzde 1 seviyelerinde.
Yurtiçinin yanı sıra yurtdışında da, özellikle Rusya’da özel sektör kaynaklı yatırımcıların ödemeleri yavaşlatmalarından dolayı bazı müteahhitlerimiz işlerini geçici olarak durdurmaya, çıkarmalarının önüne geçebilmek amacıyla İşsizlik Sigortası Fonu’ndan belli koşullarda ve sürelerde yararlanılması için gerekli düzenlemeler yapılmalı. İşçi çıkarılması kaçınılmaz olan şirketler açısından da kıdem tazminatları İşsizlik Fonu’ndan ayrılacak karşılıklarla oluşturulacak bir “Borç Fonu” aracılığıyla ödenmeli.