Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Zahit Akman, Conrad Otel'de düzenlenen imza töreninde yaptığı konuşmada denetim faaliyetlerinin, RTÜK dışında kurumlar tarafından da bir öz denetime dönüştürülerek yapılması çalışmalarını desteklediklerini söyledi.
Her kurumda bir izleyici temsilciği oluşturulması, yayınları belli sıraya sokan akıllı işaretler, koruyucu semboller kullanılmaya başlanmasının öz denetim çalışmalarının bir parçası olduğunu vurgulayan Akman, son çalışmanın ise 12 maddelik ''Yayıncılık Etik İlkeleri'' olduğunu kaydetti.
Akman, ''Bu faaliyetlerin tek bir amacı var. Televizyon ve radyo yayınlarını izleyen ve dinleyenlerin yayınların içeriği ile ilgili belli bir güvene kavuşması ve bu güven çerçevesinde faaliyetlerin sürdürülmesidir'' dedi.
RTÜK ve 3984 sayılı yasa olmasına rağmen bu ilkelerin altına imza atmanın ne anlama geldiği sorusunun akıllara gelebileceğini ifade eden Akman, ''Biz bu ilkelere uyulmasını kanun yoluyla değil, gönüllülük rıza esasıyla gerçekleşmesini istiyoruz. Medya kuruluşlarının kamuoyunda daha güvenilir kuruluşlar haline gelmesinin en önemli yolunun, bu etik ilkelere uyulmasında geçtiğine inanıyoruz'' diye konuştu.
Akman, Avrupa'daki uygulamalara bakıldığında oralarda her yayın kuruluşunun deklare ettikleri ilkeler olduğunu, Türkiye'de de her kuruluşun kendine has kuralları olduğunu anlatarak, ancak dünyada ilk defa bütün yayıncıların altına imza attığı böyle bir ilkeler bütünü olmadığını vurguladı. Bu çalışmanın sürdürüleceğine dikkat çeken Akman, bu ilkelere uymanın nasıl mümkün olacağının çalışmasının yapılacağını ve ülkedeki bütün iletişim fakültelerinde öğrenciler için etik ilkelerle ilgili öğrenmeleri gereken her şeyi içeren bir kitapçığın hazırlanacağını bildirdi. Kamunun kısıtlı frekanslarını kullanarak yayın yapan bu kuruluşların kamu yararını gözetmesi zorunluluğu olduğuna dikkat çekerek, bu ilkeleri gözettiklerinde de bunu yerine getirmiş olacaklarını söyledi.
-GÜNÜBİRLİK DEĞİL KALICI DÜZENLEMELER-
TVYD Başkanı Oskay Alptürk, kamu yayıncılığının 40, özel televizyon yayıncılığının ise 17. yılı olduğuna işaret ederek, yayınlar konusunda düzenlemelerin günü birlik değil, kalıcı düzenlemeler olması gerektiğini belirtti.
Yayıncılık ilkelerinin, televizyonların yayınlarında korumaya çalıştıkları kuralların bütünü olduğunu ifade eden Alptürk, ''Hazırlanan yayıncılık etik ilkeleri, yayınlarını kamu yayıncılığı anlayışı ile sürdüren özel radyo ve televizyonların kamuya olan borcunun bir bir ifadesidir'' dedi.
Radyo ve Televizyon Yayıncıları Meslek Birliği Başkanı Yusuf Gürsoy ise medyada etik ilkeler geliştirmenin amacının yayın kuruluşlarını baskı altına almak ya da oto sansür uygulamaya zorlamak olmadığını dile getirdi. Gürsoy, ''Temel hedef medyanın saygınlığı ve güvenilirliğini artırmak olduğu kolaylıkla görülebilir'' dedi.
Günümüzde medya görevini yerine getirirken erki elinde bulunduranların baskılarına uymamak durumunda kalabildiklerine işaret eden Gürsoy, yasal yaptırımlardan medyanın kendini koruması için bir takım mesleki ve ahlaki kurallar çerçevesinde kendi kendini denetlemesi ihtiyacının zorunlu hale geldiğini söyledi.
Yerel ve Bölgesel Televizyonlar Birliği Başkanı Şeyda Açıkkol da ilkeler hazırlanırken birlik olarak devletin ve milletin bölünmezliği ilkesini ve birlik ve beraberliği güçlendirecek yayınlar yapılmasını, toplum çıkarını ve ülke menfaatleri ve temel değerleri hiçbir ticari kaygı taşımadan ve rekabet hissine kapılmadan ön planda tutulması yolunda bir ilke daha konulmasını istediklerini anlattı. Açıkkol, isteklerine rağmen bu ilkenin konulmadığını ve bunu büyük bir eksiklik olarak gördüklerini dile getirerek, yine de bu çalışmayı çok anlamlı ve başarılı bulduklarını vurguladı.
Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bülent Çaplı da bu ilkelerin kağıt üzerinde kalmasını engellenmesi için içselleştirmek gerektiğini söyledi. Bu ilkelerin tam olarak hayata geçirilmesiyle televizyon ve radyoların artık dinleyicilerle çok daha sağlıklı ve sağlam zeminde ilişki kurmalarını sağlayacağını belirten Çaplı, bu çalışmanın bir öz denetim mekanizmasına gidecek yolun ilk adımı olması temennisinde bulundu.
- ''YAYINCILIK ETİK İLKELERİ''-
İmza töreninde tiyatro sanatçısı Kenan Işık tarafından 12 maddeden oluşan ''Yayıncılık Etik İlkeleri'' okundu.
''Biz Türk radyo ve televizyon yayıncıları, yayıncılığın toplumsal öneminin ve sorumluluğunu bilincinde olarak aşağıda yer alan ilkelere bağımlılığımızı ilan ederiz'' şeklinde başlayan ilkeler, şu şekilde sıralanıyor:
* ''İnsan onuruna, temel hak ve özgürlüklere saygılı olmak.
* İfade özgürlüğü ve haber alma hakkı çerçevesinde olay ve olguları doğru tarafsız ve eksiksiz yayınlamak.
* Yayıncılığı haksız amaç ve çıkarlar doğrultusunda kullanmamak.
* Çok sesliliğin ve kültürel çeşitliliğin korunmasına önem vermek.
* Yayınlarımızda ırk, renk, dil, din ve cinsiyet ayrımcılığına, aşağılama ve ön yargılara yer vermemek.
* Kişi ve kurumların cevap ve düzeltme haklarına saygılı olmak.
* Toplumda korku ve infial yaratabilecek olaylar karşısında ve kriz zamanlarında sağduyulu davranmak.
* Şiddeti teşvik etmemeye ve meşrulaştırmamaya özen göstermek.
* Özel hayata ve mahremiyete saygılı olmak.
* Kadınların sorunlarına duyarlı olmak ve kadınları nesneleştirmekten kaçınmak.
* Çocuk ve gençleri uygun olmayan içerikten korumaya özen göstermek. İzleyicilerin ve dinleyicilerin gereksinim, beğeni ve hassasiyetlerine önem vermek.''
Tören, televizyon ve radyo kuruluşlarının yetkilileri tarafından ''Yayıncılık Etik İlkeleri''nin altına imza atılmasıyla sona erdi.
-AKMAN'IN GAZETECİLERE AÇIKLAMASI-
Törenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Akman, bu ilkelerin bir müeyyidesi olmadığını vurgulayarak, uymayanların kamu vicdanında yargılanmalarının söz konusu olacağını belirtti. RTÜK olarak denetim yapma yetkilerinin sürdüğünü hatırlatan Akman, yayın kuruluşların bu ilkelere uyacaklarını bugün deklare ettiklerini kaydetti. Akman, ''Umuyoruz ki kamuoyunu verdikleri bu sözü tüm yayın kuruluşları yerine getirirler'' dedi.
Yazılı basının yaklaşık 40 yıldır ilkeleri olduğunu, ancak görsel ve işitsel medyanın böyle bir ilkeler bütünü olmadığına dikkat çeken Akman, bu çalışmayı çok önemsediklerini ve bugünü tarihi bir gün olarak gördüklerini kaydetti.
''Seçim yasakları ile ilgili bir soru üzerine de Akman, Yüksek Seçim Kurulunun demokratik bir ortamın oluşması, fırsat eşitliğini sağlanması, insanların haber alma özgürlüğüne müdahale edilmemesi ve istismara uğramaması konularında getirdiği bir takım kurallar olduğunu hatırlattı. Akman, gazetecilerin bazı radyo ve televizyonlarda bazı siyasi partilere yer verilmemesi konusunda şikayetler olduğunu söylemeleri üzerine de bu konuda zaman zaman şikayetler geldiğini söyledi.
Şikayet geldiğinde konu olan programın uzmanlarca izlenerek rapor hazırlandığını dile getiren Akman, daha sonra da kurulun karar verdiğini bildirdi. Akman, Şeyda Açıkkol'un konuşmasıyla ilgili olarak da ilkeler dikkatlice okunduğunda, kaygıları giderecek maddelerin çok net ve sarih görülebileceğini sözlerine ekledi.
haber7