Sınırları olmayan sanat merkezi

Sanatla ilgilenmek için yaşın öneminin olmadığını savunan Beşiktaş Sanat Merkezi, kabiliyeti olmadığını düşünen herkesi, yeteneklerini keşfetmeye davet ediyor.

Müzik, resim, dans ve daha birçok branşlarda eğitim veren, ticaretin değil eğitimin önemini bilen, kursiyeri öğrenci olarak tanımlayan Beşiktaş Sanat Merkezi’nde yaşınızın da hiçbir önemi yoktur. Kurum yetkilileri, eğitim almak istediğiniz sanat dalında kabiliyetiniz olmasa bile peşinizi bırakmıyor. Sizi doğru yönlendirerek, başarılı olabileceğiniz dalı ön plana çıkarıyor. Merkeze gittiğinizde ücretsiz olarak alacağınız tanışma dersiyle bugüne kadar fark etmediğiniz yeteneklerinizle karşılaşacaksınız. Hobi amaçlı ya da profesyonel olarak uğraşmak istediğiniz sanat dalında akademisyen eğitimcilerle Beşiktaş Sanat Merkezi sizleri sıcacık çatısı altına bekliyor. Yaptığımız ziyarette kurumun amacını öncelik hedeflerini Beşiktaş Sanat Merkezi Kurucu Müdürü Arzu Ulaç ve İdari İşler Müdürü Gülşen Şen’den dinledik.

Eğitim sistemi hatalı

Beşiktaş’ta sanata ilgisi olan 7’den 70’e herkesi Beşiktaş Sanat Merkezi çatısı altında toplayan Kurucu Müdür Arzu Ulaç, sanatın hiçbir dalında yaşın önemi olmadığını ifade etti. Kendisi de bir kursiyerken katıldığı kurslardaki eğitim sistemini yanlış bulan Ulaç, ‘’ Elimde ud ile yıllarca kursları gezdim. Bazılarında sistem yanlıştı, 30 kişinin bir derse girmesi mantıklı geliyordu. 3–5 kişilik derslerin yapılabileceğini bilmiyordum. Müfredat bir derse 29 kişilik kontenjan veriyor. Ders süresi 1 buçuk saat, bu mantıklı değil. Öğrencinin velisi arayıp kaç kişilik gruplarla ders yaptığımızı soruyor. Bizim ne çizim derslerinde ne de enstrüman derslerinde, hoca dersi grup olarak anlatmaz. Grup dersi 90 dakikaysa veya 2 saat ise o süre içinde her öğrencisiyle en az 20 dakika birebir ilgilenir. Biz o yüzden öğrenci sayısını sınırlı sayıda tutuyoruz grup derslerinde; öğrenciler yeteri kadar eğitim alabilsinler’’ diye konuştu.

Öğrenmenin yaşı yok

Öte yandan müzik eğitiminde öğrenmenin yaşla ilgisi olmadığını ifade eden Arzu Ulaç ’’Örneğin 15 yaşında biri geliyor ‘ben piyano için geç mi kaldım?’ diyor. Hayır. Öyle bir şey yok geç kalınmış değil. 60 yaşında bir öğrencimiz vardı, ud çalmak istiyordu. İçinde ukde kalmış. 5 kişilik grup dersimize katılıyordu, hepimiz çalıyorduk, amca biraz daha yavaş çalıyordu ama güzel çalıyordu. Çünkü refleksleri yavaşlamış. Yani bunun yaşı yok. Yetişkinler bu konuda daha istikrarlı’’ dedi.

Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı Beşiktaş Sanat Merkezi’nin İdari İşler Müdürü Gülşen Şen, kurumun branşlarından bahsetti. Şen ‘’ Kurumumuz Milli eğitim bakanlığına bağlı. Öğrenci kendini gerçekten geliştirmek istiyorsa, uzun süreli bu işi/hobiyi yapmak istiyorsa onu sertifika programına dahil ediyoruz. Bunun için ekstra ücret talep etmiyoruz. Uygun müfredatı tamamladığı zaman sınavlara tabi tutuluyor, sertifikasını alıyor. Böylelikle öğrencinin önüne bir hedefte koymuş oluyoruz.’’ şeklinde konuştu.

Hedef konservatuar ve güzel sanatlar

Küçük yaşta başlayanların ise konservatuarı hedeflediklerini belirten Arzu Ulaç, sanat merkezine gelenlerin hemen ders alamadığını ifade etti. Önce öğrencileri ücretsiz yetenek testine tabii tuttuktan sonra seviyelerine göre eğitim verdiklerini söyleyen Ulaç ‘’ Çünkü bizim asıl amacımız öğrencinin yeteneğine seviyesine göre, doğru eğitimi vermek. Biz öğrencilerimize müşteri gözüyle asla bakmıyoruz. Tabii en önemlisi huzur, öğrencilerimiz buraya hem keyif, hem de iyi eğitim almak için geliyor. Güzel sanatlara hazırlanan öğrencilerimiz içinde aynı şeyler geçerli’’ dedi.

Ücretsiz tanışma dersi
Müzikte hemen tüm sazlar, piyano, keman, elektrogitar, basgitar, akustik gitar, klasik gitar, yan flüt, saksafon, Türk sazlarında; ud, klarnet gibi branşlarda hem özel hem de grup dersleri var. Gruplar 3–4 kişilik. Eğitmenler ise sizi özel derse teşvik etmiyor, sosyalleşmenizi istiyor. Özel dersin profesyonelleştikçe ya da zaman kısıtlıysa alınması gerektiğini savunan Beşiktaş Sanat Merkezi her gelen öğrenci için ücretsiz tanışma dersi veriyor. Müzik sınıflarında öğretmen müzik kulağınıza bakıyor, resimde ise çizim seviyenize göre değerlendiriliyor.

Yeteneği sınırlı kişilerin doğru yönlendirilme sayesinde yeteneklerini keşfedildiğini ifade eden Arzu Ulaç ‘’Ben çöp adam bile çizemezdim şimdi çok güzel tablolar yapıyorum. Önemli olan onu istemek ve doğru yönlendirmektir. Örneğin 8 yaşında bir çocuğumuz renklerin hiç birini kullanamıyor ama bir araba tasarımı yapıyor; şahane. Ona tablo yaptıramazsın, tasarım yaptırabilirsin. Her çocuğun önünde ayrı bir resim çalışması var. Biri masal kitabı yapmak istiyor, diğeri karikatürle ilgileniyor. Yine onları bir yerde buluşturuyoruz. Kolaj çalışmaları yaptırıyoruz. Bir afiş yapıyorlar ben bile şaşırıyorum’’ dedi.

Üniversite öğrencisine etüt desteği

İmkânı olmayan öğrencileri teşvik etmek amaçlı, merkezlerinde etüt yapmalarını sağlayan Ulaç ‘’ Kurumumuza yakın olan üniversiteler ve okullar da. Örneğin Bahçeşehir üniversitesi, Galatasaray Üniversitesi Kabataş lisesi gibi. Yurtta kalan öğrencilerimiz var. Bu öğrencilerimize etüt imkanı sağlıyoruz. Uygun gün ve saatlerde gelip çalışabiliyorlar. Enstrümanı yoksa biz veriyoruz. Bizim amacımız teşvik etmek’’ dedi.