'TSK AKP'ye müdahale edebilmeli'
Ergenekon davasının bugünkü duruşmasında yargılanan adli tıp uzmanı Doç. Dr. Ümit Sayın savunmasını yaptı.
savunmasını yaptı. 'nin Anayasa'nın laiklik ilkesine karşı olduğunu bunun Anayasa Mahkemesi kararı ile tescilli olduğunu söyledi. Sayın, " ifadesine tutuksuz yargılanma talebiyle başladı. Kaçma ve delilleri yoketme olasılığının bulunmadığını belirten Sayın, "Atatürk ilke ve inkılaplarına gönülden bağlı, Türk Anayasası'nı savunan, devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü korumaktan yana akademisyen ve bilim adamıyım. Terör ve terör örgütlerine sonuna dek karşıyım. , telefon konuşmalarında bahsedilen darbenin, Türk Silahlı Kuvvetlerinin devleti "Koruma ve Kollama" kapsamındaki bir müdahalesi olduğunu belirterek, "Anayasa'nın laiklik ilkesine karşı oldukları Anayasa Mahkemesi kararı ile tescillidir. 'nin Türkiye'yi şeriat benzeri, anti-laik bir sisteme götürmek istediğini düşünüyoruz. Eğer bu gerçekse askerin konuya müdahale etmesi gerekir. Çünkü laiklik Anayasa'nın değiştirilemeyen ana ilkelerinden birisidir. Büyük Ortadoğu Projesi de Türkiye'nin bölünmez bütünlüğüne aykırıdır. Özgür Kürdistan fikirlerinin, federasyon fikirlerinin savunulması da bölünmez bütünlüğe aykırıdır. Bu tehditler karşısında, TSK hiçbir şey yapmıyorsa, görevini yapmıyor demektir. Bu durumda da 'Türkiye'yi satıyor' görünümüne düşmektedir. Tabii ki TSK Güneydoğu'da kahramanca mücadele etmektedir. Fakat ülkenin yönetimine de gerektiğinde müdahale edebilmelidir, çünkü TSK bu devletin sigortasıdır." diye konuştu.
ERGENEKON CANAVARI
İddianamede kendisine ilişkin iddiaları okurken şaşırdığını ifade eden Sayın, "Çünkü böylesine darbe veya askeri müdahale heveslisi değilim. Son yaşadıklarımdan sonra ise kesinlikle askeri darbeye karşıyım." dedi. İddianamede "Asker ihanet etti." şeklinde yer alan sözlerinin hoşgörü içerisinde kalması gerektiğini savunan Sayın, "TSK'dan ise hiçbir konuya müdahil olma, taraf olma girişimi görülmemektedir. Aslında 27 Nisan e-muhtırasında bazı görüşler dile getirilmiş ama daha sonra bu muhtıra ile paralel, onun arkasında duran hiçbir eylem yapılmamıştır." şeklinde konuştu. İddianamenin " canavarı yaratmışlar, her yerde bu canavarı ortaya çıkarmaktadırlar. İddianame tamamen bir cadı avıdır." dedi.
Orgeneral Yaşar Büyükanıt'a bir hakaret kastı olmadığını ileri süren Sayın, "27 Nisan e-muhtırasından sonra, politik gelişmeler karşısında hiçbir şey yapmaması eleştirilmektedir." diye konuştu.
Adli Tıp Enstitüsü ve Adli Tıp Uzmanları Derneği üzerinden ülkeye yönelebilecek tehlike doğurucu sonuçları, vatandaş sorumluluğu içerisinde birçok kişi ve kuruma bildirdiğini belirten Sayın, "Verdiğim bilgiler veya iddianamedeki anlatımla 'kaydedilen kişisel veriler' devletin istihbarat kurumlarının da ulaşabileceği açık bilgilerdir. İllegal hiçbir özelliği yoktur. Bütün bunlar vatanına bağlı her öğretim üyesinin yapması gereken işlemlerdir." şeklinde konuştu.
Sayın, savunmasının sonuç bölümünde 'ın savunmasının ardından duruşmaya ara verildi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.